Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14511
Karar No: 2018/4909
Karar Tarihi: 20.09.2018

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/14511 Esas 2018/4909 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/14511 E.  ,  2018/4909 K.

    "İçtihat Metni"




    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında ...... Köyü çalışma alanında bulunan 1249 parsel sayılı 67.850,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kayıt miktar fazlası olarak ...... adına ...... vasfıyla tespit edilmiştir. İtirazı Kadastro Komisyonunda reddedilen davacı ... irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın kendi adına tescili istemiyle; ... tapu kaydı ve miras yoluyla gelen hakka dayanarak taşınmazın 1/4 hissesinin adına tescili talebiyle ayrı ayrı dava açmışlardır. Yargılama sırasında ...... Özdemir miras yoluyla gelen hakka dayanarak; ... ve müşterekleri de tapu kaydı ve miras yoluyla gelen hakka dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı ve müdahil davacıların davalarının ayrı ayrı reddine; çekişmeli 1249 parselin tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ve müdahiller ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece; 6100 sayılı Yasa"nın 188. maddesinde ikrarın düzenlendiği; ikrarın karşı tarafın ileri sürdüğü vakaların kabulü olduğu; mahkemede yapılan ikrarın kesin delil olduğu; ikrar edenin ikrarından dönmesinin mümkün olmadığı; ancak maddi hata (6898 sayılı Yasa"nın 30 md.) doğduğu ispat edilen ikrardan (6100 sayılı Yasa"nın 188/2 md.) dönülebileceği; davacı vekilinin, 30.07.2010 tarihli celsedeki ikrar beyanının maddi hataya dayalı olduğunu ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına ve yasal düzenlemelere uygun düşmemektedir. Davacı ...’nın hükme dayanak yapılan 30.07.2010 tarihli celse beyanı “1249 parsel ......nindir, davayı kabul ediyorum” şeklindedir. Oysa ki ..., dosyada davalı değil davacı konumunda bulunup “1249 parsel ......nindir, davayı kabul ediyorum” şeklindeki beyanının adı geçenin dosyadaki sıfatına göre maddi hataya dayalı olduğu kuşkusuz olup, mahkemenin gerekçesi dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Yine müdahil davacılar da 91 ve 93 parsel sayılı taşınmazlara revizyon gören bir kısım tapu kayıtlarının geldisi durumunda bulunan ...... 1334 tarih 7 sayılı tapu kaydına dayanmış ve ...... Efendiden kendilerine intikal eden payın adlarına tescili talebinde bulunmuşlardır. Mahkemece bu tapunun davaya konu taşınmaza uygulanamadığı; ayrıca uygulansa bile tapu kaydının müdahil davacılar lehine sonuç doğurmasının mümkün olmadığı; davacılar, tapunun babaları......’in adına olduğunu taşınmazın tapu kapsamında kendilerine miras kaldığını belirtmişlerse de müdahil davacıların tutundukları tapu kaydı ile diğer tapu kayıtlarına göre davacıların miras bırakanları...... Kınacı"nın tapudaki paylarını kardeşi ...... Kınacı"ya devretmiş olması nedeniyle tapu kaydının müdahil davacılar lehine hukuki sonuç doğurmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davalarının reddine karar verilmiştir. Ne var ki, müdahillerin davası, tapudaki...... Kınacı payına değil; intikal görmeyen ...... payına ilişkin olduğundan mahkemenin...... Kınacı paylarının devredildiği şeklindeki gerekçesi dosya kapsamına uygun düşmediği gibi yöntemine uygun şekilde tapu kayıt uygulaması da yapılmamış olup alınan beyanlar ve bilirkişi raporu da denetime elverişsiz olduğundan hüküm vermeye yeterli değildir. Çekişmeli taşınmazın komşusu bulunan 91 ve 93 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespit tutanağının edinme sebebinde “aslında iki parça halinde 18.05.1950 tarih 12-13 sıra; 13.11.1951 tarih ve 34 sıra; 24.01.1953 tarih ve 133 sıra ve T.sani 331 tarih ve 155 sıra ve 15.08.1950 tarih ve 13 sıra nolu tapu kayıtları ve sütununda yazılı vergi kayıtları ile davacı ...,.........Kınacı adına tespit gördüğü, başka bir ifade ile tutanağın edinme sütununda 91 ve 93 parsellerin aslında iki ayrı tapu kaydı kapsamında kaldığı açıkça vurgulanmak suretiyle 91 parselin batı sınırı ifraz edilerek 1247 parsel nosu altında ve 93 parselin de doğu sınırı ifraz edilerek 1248 parsel nosu altında 20 dönüm miktarlı taşınmazlar (...... evlatları) ... ve ...... Gümüş adına tespit edilmiş; bahsedilen bu parsellerin tümünün tam ortasında kalan 1249 parsel sayılı çekişme konusu taşınmaz ise 91 ve 93 parsellerin kayıt ve dönüm miktar fazlası olarak ...... adına ...... vasfıyla tespit edilip tutanağın beyanlar hanesine taşınmaz üzerindeki ...... ağaçlarının 3/4 hissesinin ..., 1/4 hissesinin ise ...... Gümüş’e ait olduğu şerhi yazılmıştır. Her ne kadar 91 ve 93 parsel sayılı taşınmazların tutanağının edinme sütununda bu taşınmazların aslında iki parça olduğu belirtilmiş ise de birbiriyle sınırdaş olmayan bu iki taşınmaza aynı tapu kayıtlarının bir bütün olarak revizyon gördüğü dikkate alındığında, tapu tekniği açısından tapu kayıtlarının kapsamlarının bağlantı kesilmeksizin belirlenmesi gerekmektedir.
    Hal böyle olunca; öncelikle davacı ... yönünden işin esasına girilerek iddia ve beyanları doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılmalı; komşu 93 parsel sayılı taşınmazın Kadastro Mahkemesinde dava konusu olup olmadığı, bu parsel hakkında derdest bir dava bulunup bulunmadığı tespit edilmeli ve araştırma yapılırken çekişmeli taşınmazın, komşu 91 ve 93 parsellerin kayıt miktar fazlası ve 1247 ve 1248 parsellerin ise zilyetlikle kazanılabilecek dönüm miktar fazlası olarak ...... adına tespit edildiği dikkate alınarak kayıt kapsamının tayini açısından eldeki dava ile 93 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davaların birlikte görülmesi gerekip gerekmeyeceği tespit edilmeli, bundan sonra tarafların iddia ve savunmalarının kıymetlendirilmesi bakımından çekişmeli taşınmaz başında olabildiğince yaşlı, yansız ve çekişmeli taşınmazı ve çevresini iyi bilen mahalli bilirkişiler ve aynı yöntemle tespit edilecek taraf tanıkları eşliğinde keşif yapılmalı, 91 ve 93 parsellerin tespitine esas tapu kayıtları yerel bilirkişi yardımı ile zemine uygulanmalı, uygulamada tapu kaydında tarif edilen sınır yerleri esas alınmalı, yerel bilirkişice bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan kayıtlarda geçen sınırların neresi olduğu sorularak saptanmalı, uzman bilirkişiye tapu kayıtlarında tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, 91 ve 93 parsellerin tespitine esas tapu kayıtlarının kapsamı bağlantı kesilmeksizin tespit ve tayin edilmeye çalışılmalı, 91 ve 93 parsellere revizyon gören tapu kayıtlarının kapsamı tayin edilirken kaydın bir yere revizyon görmesinin mutlak surette oraya ait olduğu anlamına gelmeyeceği de düşünülerek çekişmeli 1249 parsel sayılı taşınmazı da kapsamına alıp almadığı tereddütsüz olarak saptanmalı, çekişmeli taşınmaz, 91 ve 93 parsellere uygulanan tapu kayıtlarının kapsamında kalıyorsa; müdahiller ... ve arkadaşlarının, bu taşınmazların tespitine esas tapu kayıtlarının bir bölümünün intikalen geldiği ...... 1334 tarih 7 sayılı tapu kaydındaki ...... payına dayandıkları dikkate alınarak, ......’ten kendilerine intikal eden bir pay olup olmadığı mahkemece tartışılıp değerlendirilmeli; çekişmeli taşınmazın 91 ve 93 parsellerin tespitinin dayanağı olan tapu kayıtları kapsamında kalmadığı anlaşılırsa; davacı ...’nın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayandığı dikkate alınarak yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazların kim tarafından kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği hususu 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesinde öngörülen koşullar ve miktar sınırlamaları da dikkate alınarak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmaksızın ve davacı ...’nın beyanı bakımından da hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 20.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi