2. Hukuk Dairesi 2015/10991 E. , 2016/1909 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi
DAVACI-DAVALI : ...
DAVALI-DAVACI :
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyası Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı kadın tarafından kusur tespiti, tazminat taleplerinin reddi, nafakaların miktarı ile ziynet eşyası talebinin reddi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 08.02.2016 günü temyiz eden davalı-davacı . ... ve karşı taraf davacı-davalı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre,
davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Mahkemece taraflar eşit kusurlu kabul edilerek, tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de, mahkemece sabit kabul edilen ve gerçekleşen tarafların kusurlu davranışlarına göre boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-karşı davalı erkeğin kadına oranla daha ziyade kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Hal böyleyken, tarafların eşit kusurlu kabul edilmesi ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak, davalı-karşı davacı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin (TMK m. 174/1,2) reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Davalı-karşı davacı kadın; ziynet eşyalarının, davacı-karşı davalı erkek tarafından düğünden sonra elinden alınıp, erkeğin kız kardeşi adına açılan banka kasasına konulduğunu ancak bu eşyaların daha sonra kendisine iade edilmediğini ileri sürmek suretiyle ziynet eşyalarının aynen iadesini, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde ise bedeline hükmedilmesini talep etmiştir. Davacı-karşı davalı erkek ise; ziynetlerin kız kardeşi adına açılan banka kasasında saklandığını, ancak daha sonra kasa hesabının kapatılıp, kendi kız kardeşi ile kadının ziynetlerinin davalı-karşı davacı kadına verildiğini savunmuştur. Mahkemece, erkeğin tanıklarının beyanlarına itibar edilmek suretiyle "2013 yılı Aralık ayında kasanın kapatılmasından sonra, altınların kadına iade edildiği" gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
.../...
Davalı-karşı davacı kadının tanıkları ... beyanlarından "kadının 6.1.2014 tarihinde doğum yapmak üzere, yanında ...olduğu halde Samsun"a gittiği, yolculuk sırasında, davacı-davalı erkekten kendi kız kardeşinin nişan töreninde takmak üzere ziynet eşyalarını getirmesini istediği, erkeğin ise nişan törenine katılmayacağını ye takıları getirmeyeceğini söylediği, bilahare davalı-karşı davacı kadının babası ... ile erkeğin ağabeyi arasında yapılan görüşmede, davacı-karşı davalı erkeğin ağabeyinin "ziynetlerin kasada olduğunu ve anlaşmalı boşanma halinde 2 bileziği iade edeceklerini" söylediği anlaşılmaktadır.
Toplanan delillerden; doğum için ailesinin yanına Samsun"a giden davalı-karşı davacı kadının çok miktardaki ziynet eşyasını yanında götürmesi hayatın olağan akışına aykırı olup, davacı-karşı davalı erkeğin tanıklarının olayların oluşuna ve hayatın olağan akışına aykırı beyanlarına üstünlük tanınarak davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2 ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için taktir olunan 1.350,00 TL. vekalet ücretinin Osman"dan alınıp Zeynep"e verilmesine, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.02.2016 (Pzt.)