7. Ceza Dairesi 2017/14987 E. , 2018/1610 K.
"İçtihat Metni"Dolandırıcılık suçundan şüpheliler Finansbank ... şubesi çalışanı, Anadolubank ... şubesi çalışanı ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 08/08/2016 tarihli ve 2015/22175 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ... 13. Sulh Ceza Hakimliğinin 13/01/2017 tarihli ve 2017/213 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 13.06.2017 günlü kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.07.2017 gün ve KYB. 2017-39179 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre,
1-Şüphelilerden ...’nin üzerine atılı bulunan eylemi annesi olan murisi Viki Mitrani’... yönelik gerçekleştirmesi ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 167/1-b maddesi uyarınca şahsi cezasızlık hali bulunduğundan bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de,
... Cumhuriyet Başsavcılığının 29/09/2016 tarihli ve 2015/22175 soruşturma, 2016/33869 esas, 2016/3618 sayılı iddianamesi ile şüpheli ... hakkında özel belgede sahtecilik, diğer şüpheliler ... ve ... haklarında ise özel belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından kamu davası açıldığı ve söz konusu iddianamenin ... 20. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmesi neticesinde anılan mahkemenin 2016/296 esas sayılı dosyası üzerinden yargılamalarının halen devam ettiği, dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için failin hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp onun veya başkasının zararına olarak kendisine veya başkasına bir yarar sağlaması gerektiğinden, eylemin aynı zamanda şüpheli ...’nin kardeşi ve muris Viki Mitrani’nin diğer mirasçısı olan müşteki ... zararına da işlendiğinin kabulü gerekeceğinden, toplanan delillerin şüpheli ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kamu davası açılmasını gerektirir nitelikte bulunduğu ve bu delillerin mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde,
2- Şüpheliler Finansbank ... şubesi çalışanı ve Anadolubank ... şubesi çalışanının üzerlerine atılı bulunan eylemler yönünden kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilmediğinden bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet Savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet Savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu,
Dosya kapsamına göre, dolandırıcılık eylemlerine konu ödemelerin hangi banka personeli tarafından yapıldığı, şüphelilerin kimler olduğu, ödeme yapılan meblağların tutarları da göz önüne alınarak ödeme talimatında yer alan imza benzerliğinin veya telefonla-faxla teyid alınmasının işlem güvenliği açısından yeterli olup olmadığı, rutin bankacılık uygulamasında ödeme yapılan meblağın miktarına bağlı olarak başkaca bir güvenlik tedbirinin öngörülüp öngörülmediği, bu kapsamda yapılan ödeme işlemlerine ilişkin tespit edilecek ilgili banka personel/personellerinin sorumlu olup olmadığı değerlendirilmeksizin, ilgili ödemelere ilişkin evraklar getirtilerek gerektiğinde söz konusu belgeler üzerinde bankacılık ve fınans işlemlerinde uzman bir bilirkişi heyetinden rapor alınmadan eksik soruşturmaya dayalı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, ortada 5271 sayılı Kanuna uygun bir soruşturmanın bulunmadığı bir durumda, anılan Kanunun 160. maddesi ve diğer maddeleri uyarınca soruşturma yapılmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Müşteki ..."nin şüpheliler hakkındaki şikayet ve iddiaları 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamında zimmet suçu kapsamında değerlendirildiğinde, bu suçun takibinin 5411 sayılı Bankacılık Kanunu"nun 162/1. maddesine göre ilgili kurum(banka) veya fon tarafından yazılı başvuruda bulunulması şartına bağlı olup Finansbank Teftiş Kurulu Başkanlığı"nca 14/12/2015 tarih... Referans numarası ile düzenlenen soruşturma raporunun sonuç bölümünde ""...işlemleri gerçekleştiren personelin suistimali veya 3. şahıslarla işbirliği olasılığı ile personelin muhtemel ihmali konuları da değerlendirilmiş olup yapılan incelemeler neticesinde bunlara yönelik bir husus tespit edilememiştir."" denilmek suretiyle yine Anadolubank Şube Operasyonları Departmanı tarafından ... Cumhuriyet Başsavcılığı"na hitaben yazılan 10/06/2015 tarih ŞOP/2015025008 numaralı yazı cevabında da ""...yapılan araştırma neticesinde, söz konusu işleme ilişkin ... Şubesi personeline ait kimlik ve adres bilgileri ek"te tarafınıza gönderilmiş olup ilgili işlemle ilgili olarak herhangi bir işlem yapılmamıştır."" denilmek suretiyle dosya kapsamına göre banka zimmeti suçundaki soruşturma ve kovuşturma için aranan dava şartı gerçekleşmediğinden, bu şuçtan soruşturma ... da kovuşturma yapılamayacağı,
müştekinin iddialarının varlığının kabulü halinde, eylemlerin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"ndaki dolandırıcılık ... da emniyeti suistimal suçu kapsamında değerlendirilmesi gerekeceğinden;
Hükmün konusuna ve 2797 sayılı Yargıtay Kanunu"na 6572 sayılı Kanun"un 27. maddesi ile eklenen geçici 14. maddesi ile Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu"nun iş bölümüne ilişkin 19/01/2015 tarih ve 2015/8 sayılı kararına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 15. Ceza Dairesi"ne ait bulunduğundan, Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görev hususunun halli yönünden Yargıtay Başkanlar Kurulu"na TEVDİİNE, 15/02/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.