Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/588
Karar No: 2010/3133
Karar Tarihi: 10.06.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/588 Esas 2010/3133 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/588 E.  ,  2010/3133 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tescil


    ... ile Hazine ve ... aralarındaki tescil davasının kabulüne dair ....Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 26.11.2008 gün ve 68/483 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili ve davalı ... temsilcisi taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı, kadastro çalışmaları sırasında adına tesbit ve tescil edilen 144 ada 17 ve 18 sayılı parsellerin devamı olan taşınmazının bir kısmı bitişikte bulunan yolda bırakıldığını belirterek paftasında yol olarak bırakılan taşınmaz bölümlerini adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı köy tüzel kişiliği temsilcisi ile davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
    Mahkemece, teknik bilirkişi Harita ve Kadastro Mühendisi ... tarafından dosyaya sunulan 17.06.2008 günlü rapora ekli krokide A ve B harfleriyle gösterilen taşınmaz bölümlerinin bitişiğinde bulunan davacıya ait 17 ve 18 sayılı parsellere ilavesi suretiyle davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili ile köy temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kanununun 14.maddesine ilişkin açılan tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacı adına tesbit ve tescil edilen 144 ada 17 ve 18 sayılı parsellerin tesbit tarihleri 07.02.2006 ve 03.02.2006 dır. Davacı adına sözü edilen parseller belirtilen tarihlerde tesbit edildiğine göre bitişikte bulunan krokide A ve B harfleriyle gösterilen taşınmaz bölümlerinin de paftasında yol olarak gösterildiğinin kabulü gerekir. Dava başlangıçta ...Kadastro Mahkemesinde açılmış ve anılan Kadastro Mahkemesinin 26.01.2007 tarihinde kesinleşen 07.06.2006 gün, 2006/102 ve 2006/91 sayılı görevsizlik kararıyla dosya HUMK.nun 193. maddesi gereğince süresinde görevli ve yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine aktarılmıştır.
    Davacı adına tesbit ve tescil edilen parsellerin kadastro tesbitleri yapıldığı sırada paftasında yol olarak gösterilen taşınmaz bölümleri konusunda 3402 sayılı Kanununun 7/4.maddesi gereğince davacı tarafından uyuşmazlık çıkarılmış bulunsaydı bu yerler hakkında kadastro ekibince tutanak düzenlenmesi gerekirdi. Davacı Kadastro Mahkemesine tesbite itiraz davası açmakla anılan kanununun 7/4.maddesi gereğince paftasında yol gösterilen taşınmaz bölümleri hakkında uyuşmazlık çıkardığı kabul edilmektedir. Daha önce Kadastro Mahkemesinde açıldığına, sonradan görevsizlikle görevli ve yetkili mahkemeye aktarıldığına göre davanın süresinde açıldığının kabulü de gerekmektedir.
    Ne var ki; paftasında yol olarak gösterilen taşınmaz bölümleri hakkında mahkemece TMK.nun 713/4 ve 5.fıkraları gereğince gerekli ve zorunlu ilanlar yapılmadığı gibi belgesizden edinilen taşınmaz olup olmadığı yönünden de bir araştırma ve inceleme yapılmamıştır. 3402 sayılı Kanunun 14.maddesi gereğince bir kişinin aynı kadastro çalışma alanı içerisinde kuru toprakta 100, sulu toprakta ise en fazla 40 dönüm edinebilir. Bu bakımdan miktar araştırılması ve üçüncü kişilerle taşınmazın ilgisinin olup olmadığının anlaşılması bakımından gerekli ilanların yapılması zorunludur. O halde öncelikle TMK.nun 713/3 ve 4.fıkraları gereğince yerel ve gazete ilanlarının yöntemine uygun bir biçimde yapılması, son ilan tarihinden itibaren üç aylık yasal sürenin dolmasının beklenmesi, bundan ayrı 3402 sayılı Kanunun 14.maddesi gereğince davacının belgesizden taşınmaz edinip edinmediğinin Kadastro Müdürlüğü ve Tapu Sicil Müdürlüğünden, tescile ilişkin dava açıp açmadığının o yer Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulması, belgesizden edinilen taşınmazlara ait kadastro tutanak ve ekleriyle kuru-sulu olup olmadığını da gösterecek biçimde tapu kayıtlarının Tapu Sicil Müdürlüğünden, varsa zilyetliğe dayalı tescil davalarına ait dosyaların mahkemelerinden getirtilerek dosya arasına konulması, miktar sınırlanmaları yönünden gözönünde tutulması gerekir.
    Öte yandan, krokide maviye taralı ve B harfiyle gösterilen 204.58 m2’lik yer ile 144 ada 17 parsel arasında teknik bilirkişinin krokisinde paftasında ark’ın olduğu işaretlenmiştir. Ark’ın kamuya ait ve kadimden beri o yönde ve çevrede arazisi bulunan kişiler tarafından kullanılan bir ark olup olmadığı ve ark’ın ne amaçla kullanıldığı özel ark niteliğinde bulunup bulunmadığı konuları üzerinde durulmamıştır. Herkes tarafından kullanılan kamuya ait bir ark ise özel mülkiyete konu edilmesi, kişi adına tescile karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Öncelikle bu ark’ın hangi amaçla kullanıldığı, kime ait olduğu, genel bir ark olup olmadığı, 144 ada 17 parsel içinde kalan bir arkmı yoksa tescili istenen B harfi ile belirlenen yer için kalan bir arkmı olduğu yönünde yeniden yapılacak keşifte HUMK.nun 258 ve 259.maddeleri gereğince dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan sorularak açıklığa kavuşturulması, teknik bilirkişiden rapor ve kroki alınması ondan sonra toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.
    Kabul şekline göre de, istek olmadığı halde davacıya ait 144 ada 17 ve 18 sayılı parsellere ilavesi suretiyle tescile karar verilmesi HUMK.nun 74. maddesine aykırıdır.
    Davalı Hazine vekili ile davalı köy tüzel kişiliğini temsilen köy muhtarı Süleyman Fahri Bildirici temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulüyle yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 15,60 TL peşin harcın istek halinde davalı Köy Tüzel Kişiliğine iadesine 10.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi