7. Ceza Dairesi 2016/19257 E. , 2018/1605 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Müşteki ... vekilinin temyizi üzerine yapılan incelemede;
Suçtan doğrudan zarar görmeyen davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, vaki temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. madesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
II-Sanığın "04/01/2011" tarihli eyleminden mahkumiyetine ilişkin hükmün incelenmesinde;
1)CMK.nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geriye bırakılması müessesesine engel hali bulunmayan sanığın duruşmada alınan savunmasında, hükmün açıklanmasının geriye bırakılması müessesesinden yararlanmak istediğini beyan ettiği ve dosya içerisinden ödenmesi gereken zarar miktarının tespit edilemediği de nazara alınarak, olay tarihinde sanıktan ele geçirilen 3.440 paket sigara ele geçirilmesi karşısında bu miktar üzerinden hesaplanacak bedelin kamu zararı olduğu ve sanığa bu zararı ödenmesi için süre verilerek sonucuna göre gerektiğinde CMK.nun 231/9. maddesi de gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, gerekçeli kararda "Sanığın sabıkasının bulunması" şeklindeki hatalı ve yasal olmayan gerekçelerle 5271 sayılı CMUK.nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2)Sanığın TCK.nun 51. maddesinde düzenlenen hapis cezasının ertelenmesi müessesesine objektif koşullar yönünden engel hali bulunmaması karşısında, gerekçeli kararda "Sanığın sabıkasının bulunması" şeklindeki hatalı ve yasal olmayan gerekçeler ile hükmolunan hürriyeti bağlayıcı cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
Kabule göre ise;
24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanıkların kendi altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmelerine, altsoyları dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
III-Sanığın "23/02/2011" ve "08/03/2011" tarihli eylemlerinden mahkumiyetine ilişkin hükmün incelenmesinde;
Birleştirilen Adıyaman 1. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2011/196 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 23/02/2011, iddianame düzenleme tarihinin ise 16/03/2011 olduğu,
Yine birleştirilen Adıyaman 1. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2011/199 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 08/03/2011, iddianame düzenleme tarihinin ise 17/03/2011 olduğu,
Hükme konu eylemlerde, suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işlendikleri yer ve işlenme zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile iddianame tarihleri itibariyle hukuki kesintinin oluşmadığı da nazara alındığında, sanığın kanıtlanan eylemlerinde TCK.nun 43. maddesinin uygulanma koşullarının mevcut olduğu gözetilmeksizin aksi kabul ile yazılı biçimde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün sair yönleri incelenmeksizin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/02/2018 günü oybirliğiyle karar verildi.