10. Ceza Dairesi Esas No: 2016/2216 Karar No: 2018/9402 Karar Tarihi: 17.12.2018
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2016/2216 Esas 2018/9402 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkumiyet kararı vermiş ancak sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması nedeniyle cezasının infazının devamına karar verilmiştir. Ancak, sanığın davete uymadığının kabul edilebilmesi için usulüne uygun yapılmış bir tebligatın bulunması gerektiği ve bu nedenle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kararda, 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası ve 5320 sayılı Kanun'un geçici 7/2. maddesi açıklanmıştır.
10. Ceza Dairesi 2016/2216 E. , 2018/9402 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası kapsamında, sanık hakkında, bu suç tarihinden önce, aynı suçtan dolayı açılmış başka bir dava nedeniyle verilip kesinleşmiş herhangi bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin bulunmadığı mahkemece yapılan araştırmadan anlaşıldığından, bu maddenin sanık lehine uygulanma şartlarının bulunmaması nedeniyle; ayrıca sanık hakkında bu suç nedeniyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanmış olup, sanığın yükümlülüklerini ihlal etmesi nedeniyle yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmuş olması karşısında, 6545 sayılı Kanun ile değişik 5320 sayılı Kanunun geçici 7/2. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilme koşulları bulunmaması nedeniyle, bu husustaki tebliğnamedeki bozma görüşüne iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Denetimli Serbestlik Müdürlüğü"nün çağrı yazısının, sanığın MERNİS adresi ile aynı olan bilinen en son adresine tebliğe çıkarıldığı, ancak sanığın adreste tanınmadığı belirtilerek iade edildiği, sonrasında çağrı yazısının 19/01/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanun ile değişik Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre tebliğe çıkarılması gerekirken, 31/10/2012 tarihinde aynı Kanunun 35. maddesi uyarınca tebliğ edildiğinin anlaşılması karşısında; usulüne uygun yapılmış bir tebligatın bulunmaması nedeniyle, sanığın davete uymadığının kabülü mümkün olmadığından sanık hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazının devamına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, mahkûmiyet kararı verilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 17/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.