14. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/11825 Karar No: 2017/2698 Karar Tarihi: 04.04.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/11825 Esas 2017/2698 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2016/11825 E. , 2017/2698 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalılar aleyhine 26.04.2013 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, paydaş oldukları 20067 ada 3 parsel sayılı taşınmazda dava dışı önceki paydaşların paylarını 29.04.2011 ve 30.05.2011 tarihlerinde davalıya satış yoluyla devrettiğini, gerçek pay satış değerlerinin toplamda 185.073 TL olmasına rağmen önalım hakkına engel olmak için 441.527 TL olarak gösterildiğini ileri sürerek, 185.073 TL üzerinden davalılar adına kayıtlı payların önalım nedeniyle adına tescilini istemiştir. Davalılar vekili, bedelde muvazaa bulunmadığını, tapu bedeli ile harç ve giderlerin depo edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmazdaki payını kısmen veya tamamen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlara, satılan bu payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve pay satışı yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.
Davacı, önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden az olduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunması halinde bu iddiasını kanıtlamalıdır. Bedelde muvazaa iddiasını kanıtlayamaması halinde iddia edilen bedel ile tapuda gösterilen bedel arasındaki fark üzerinden davada kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta, davacı dava konusu payın gerçekte 185.073 TL olduğunu önalım hakkına engel olmak için bedelin muvazaalı olarak 441.527 TL gösterildiğini iddia etmiştir. Davacı bedelde muvazaa iddiasını kanıtlayamamış, tapuda gösterilen satış bedeli ve tapu harç ve masrafları toplamı 441.527 TL üzerinden önalım hakkının tanınmasına karar verilmiştir. Bu durumda iddia olunan bedel ile mahkemenin kabul ettiği önalım bedeli arasındaki fark üzerinden davada kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına vekalet ücreti takdiri ile yargılama giderinin bu orana göre paylaştırılması gerekirken satış bedelinin tamamı üzerinden davacı yararına vekalet ücreti takdir olunarak yargılama giderlerinin tümünün davalıdan tahsiline karar verilmesi ayrıca depo edilen şufa bedelinin davalılara hangi miktarda verileceğinin hükümde gösterilmemesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davalılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.04.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.