BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/253 Esas 2022/443 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2022/253
Karar No: 2022/443
Karar Tarihi: 04.07.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/253 Esas 2022/443 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/253 Esas - 2022/443
Türk Ulusu Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2022/253 Esas
KARAR NO : 2022/443
DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 06/04/2022
KARAR TARİHİ : 04/07/2022
YAZIM TARİHİ : 06/07/2022
Mahkememizde açılan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili ; Davacıların miras bırakanı ...'nun konut alımı amacı ile ... Bankasından kredi kullandığını, kredinin geri ödenmesinin güvence altına alınması amacı ile lehtar kredi veren banka gösterilerek davalı tarafından hayat sigortası poliçesi düzenlendiğini, kredi borcunun bir kısım taksitlerinin krediyi kullanan ... tarafından ödendiğini, ...'in poliçe kapsamındaki riskin gerçekleşmesi sonucu ölmesine rağmen, davalı sigorta şirketinin ölendeki sağlık sorunun kendilerinden saklanarak poliçe düzenlettirilmesi nedeni ile doğru bilgi verme yükümlülüğüne aykırı davranıldığı gerekçesi ile kredi borcunu kalan taksitlerini alacaklı bankaya ve artan limit kapsamındaki miktarı ise davacılara ödemekten kaçındığını, tüm kredi borcunun davacılar tarafından ödendiğini belirtip, ölen ... tarafından ödenen taksitler ile mirasçı davacılar tarafından ödenen miktarların davalıdan tahsiline karar verilmesi istemiştir.
YANIT :
Davalı vekili ; Ölen sigortalının doğru bildirim yükümlülüğüne aykırı davranması nedeni ile sigorta poliçesi kapsamında davacılara ödemeleri gereken borçları olmadığını belirtip, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
-Hayat Sigorta Poliçesi,
-Arabulucu anlaşmazlık son tutanağı,
-Ölen ve davacılar tarafından kredi borcu için yapılan ödemelere ilişkin belgeler,
-Ölen ile ilgili veraset ilamı,
-Ölen ile ilgili tüm sağlık belgeleri,
DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki talep, dava dışı bankadan konut kredisi kullanan ve davacıların murisi olan ... için davalı tarafından düzenlenen hayat sigorta poliçesindeki riskin gerçekleşmiş olmasına rağmen, davalı tarafından ödenmesi gereken kredi taksitlerinin davacılar tarafından ödenmesi sonucu oluşan davacı zararlarının davalı sigorta şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde ; davacıların ölen murisleri ... emekli olup, konut edinmek amacı ile dava dışı bankadan kredi kullanıp, konut satın almıştır. Kredi geri ödemesinin teminat altına alınması amacı ile krediyi kullandıran banka lehtar gösterilerek ... için hayat sigorta poliçesi düzenlemiştir.
Poliçeden kaynaklanan uyuşmazlıklarda sigortalı ... hangi haklara sahip ise mirasçı sıfatı ile poliçeye dayanarak hak talep eden davacılarda aynı haklara sahiptir.
Davacıların miras bırakanı ... emekli olup tacir sayılmasını gerektiren koşulları taşımadığı, davalının ise tacir olduğu kabul edilmiş olup, uyuşmazlık tacir olmayan ve tüketici olduğu tartışmasız olan ... ile davalı arasında hayat sigorta poliçesi düzenlenmesinden kaynaklanmaktadır.
28 Kasım 2013 Tarih ve 28835 Sayılı Resmi Gazete'de yayınlanıp 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/1-k maddesine göre Tüketici:" Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi" olarak, aynı yasanın 3/1-l maddesine göre Tüketici işlemi: "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi" olarak tanımlanmıştır.
Yukarıda kısaca içeriği özetlenen yasal düzenleme nedeni ile davacıların miras bırakanı 28 Kasım 2013 Tarih ve 28835 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanıp 28/05/2014 Tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/1-k maddesine göre ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek kişi olarak tüketici konumundadır. Aynı Yasa'nın 3/1-l maddesine göre uyuşmazlık sigortalı tüketicinin ve onun mirasçılarının hayat sigortası poliçesi kapsamında oluşan alacaklarının tahsili isteminden kaynaklanan tüketici işlemidir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 83/2 maddesinde" Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez." hükmü yer almaktadır.
Somut olayda uyuşmazlık hayat sigorta poliçesi kapsamındaki riskin gerçekleşmesi nedeni ile davalı tarafından ödenmesi gerektiği halde ödenmediği için davacılar tarafından ödenmek zorunda kalınan kredi taksit ödemelerinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Bu hali ile uyuşmazlığın 6102 sayılı TTK.nun 16/1 maddesi gereğince tacir olan davalı şirket ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/1-k maddesine göre ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek kişi tüketici davacılar arasındaki alacak isteminden kaynaklandığı, ölenin tacir olduğunun iddia ve ispat edilmediği görülmekle uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği kabul edilmiştir.
6100 sayılı HMK.nun 114/1-c maddesi gereğince görev hususunun dava şartı olduğu, 6100 sayılı HMK.nun 115/1 maddesi gereğince dava şartlarının yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılacağının belirtildiği anlaşıldığından 6100 sayılı HMK.nun 114/1-c maddesi delaletiyle, 6100 sayılı HMK.nun 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine ve mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
6502 sayılı Yasa'nın 83/2, 6100 sayılı HMK m.114/1-c, 115/2 uyarınca göreve ilişkin dava şartı eksikliği nedeniyle davanın usulden reddine,
Ankara Tüketici Mahkemeleri'nin görevli olduklarının tespitine,
Karar kesinleştiğinde ve süresinde başvuru olduğnda dava dosyasının görevli Ankara Nöbetçi Tüketici Mahkemesi'ne gönderilmesine,
Süresi içerisinde görevli mahkemeye dava dosyasının gönderilmesi için başvuru yapılmaz ise dosyanın re'sen ele alınıp Mahkememiz tarafından açılmamış sayılması kararı verilmesine,
Yargılama harç ve giderleri hakkında görevli mahkemece değerlendirme yapılmasına,
Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dosyanın görevli mahkemede davaya devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK 331/2 maddesi gereğince bir karar verilmesine,
Dair, Davacı Vekili Av. ...'ın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/07/2022
