1. Hukuk Dairesi 2016/191 E. , 2018/14374 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı köy tüzel kişiliği; ... Köyü İhtiyar Heyeti tarafından, köy tüzel kişiliğine ait 1151 parsel numaralı taşınmazın 01/05/1987 tarihinde kooperatif binası yapılmak maksadıyla 2724 Sayılı ... Tarım Kredi Kooperatifine bağışlandığını, dava konusu taşınmazın kooperatif binası yapılmak maksadı ile devredilmesine karşın bu yönde herhangi bir çalışma yapılmadığını ve nihayetinde 2724 sayılı ... Tarım Kredi Kooperatifi"nin kapanmasıyla, çekişmeli taşınmazın 07/08/2008 tarihinde bağış amacına uygun herhangi bir işlem yapılmaksızın ..."ne geçtiğini, yapılan bağış işleminin usul ve yasaya aykırı olduğunu, köy ihtiyar heyetinin taşınmazı bağışlama gibi bir görev ve yetkisinin bulunmadığını, köy ihtiyar heyetince alınan kararının mülki idare amiri olan kaymakamın onayına sunulmadığını, tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile köy tüzel kişiliği adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, çekişmeli taşınmazın kooperatife hiçbir şart ileri sürülmeden bağışlandığını, 01/05/1987 yılından bu güne kadar nizasız ve fasılasız kooperatifin mülkiyetinde ve zilyetliğinde bulunduğunu, davacının dürüstlük kuralına aykırı hareket ettiğini, isteğin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bağışlamada yükümlülük bulunmadığı ve davalının iyiniyetli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 1151 parsel sayılı taşınmazın, davacı tarafından 04.05.1987 tarihinde dava dışı 2724 Sayılı ... Tarım Kredi Kooperatifi’ne bağış yoluyla temlik edildiği, 07.08.2008 tarihinde ise tashih yoluyla davalı ..."ne devredildiği anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 11.04.1990 gün ve 1990/1-152-1990/236 sayılı kararında da vurgulandığı üzere; davada dayanılan maddi olaylar bakımından birkaç hukuki nedenin bir arada gösterilmesinde ilke olarak usul ve yasaya aykırı bir yön yoktur.
Dava dilekçesi içeriğinden ve iddianın ileri sürülüş biçiminden, davada öncelikle yolsuz tescil hukuki sebebine, olmazsa bağıştan rücu hukuksal nedenine dayanıldığı görülmektedir.
O halde; öncelikle ilk yapılan temlikin yolsuz olup olmadığının tespitinin gerekeceği tartışmasızdır.
Davacı, bağış işlemine dayanak köy kararının usulüne uygun olmadığını, kaymakam onayının bulunmadığını, köy tüzel kişiliğinin bağış yapma yetkisinin olmadığını ileri sürmüştür.
Ne var ki; mahkemece öncelikli talep olan yolsuz tescil iddiasına yönelik deliller toplanmadan ve tartışılmadan bağıştan rücunun koşullarının gerçekleşmediği kabul edilerek dava reddedilmiştir.
Hal böyle olunca, öncelikle usulüne uygun alınmış köy ihtiyar kurulu kararı olup olmadığı ve bu kararın mülki amir tarafından onaylanıp onaylanmadığının saptanması, yolsuz tescil iddiasının toplanan ve toplanacak tüm delillerle birlikte değerlendirilerek varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
Davacının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.