19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7373 Karar No: 2016/14246 Karar Tarihi: 02.11.2016
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/7373 Esas 2016/14246 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2016/7373 E. , 2016/14246 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmiştir. Belli günde davacı vek. Av.... ve davalı vek. Av. ..."ın gelmiş olmasıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının müvekkilinin ortağı olduğu şirkette 01.09.2004 tarihinde işe başladığını ve 18.03.2006 tarihinde işten ayrıldığını, davalının işten ayrılırken alacağı olmadığına dair belge verdiğini, davalının boş imzalı kağıdı çalarak üzerini doldurup, tanzim tarihi 08.07.2004, vade tarihi 25.03.2006 olan 650.000,00 TL tutarlı kambiyo senedi hâline getirerek Ankara 18. İcra Müdürlüğü"nün 2006/10123 E. sayılı dosyasından takibe geçtiğini ileri sürerek takip konusu senetten dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptalini ve %40"tan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin senede bağlı 650.000,00 TL alacağı bulunduğunu müvekkilinin ibraname vermediğini, ibranamedeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, dava konusu senedin borca karşılık olarak müvekkiline verildiğini savunarak davanın reddine ve davacının %40"tan aşağı olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, ceza yargılamasında aldırılan raporda "İbraname ve Taahhütnamedir" başlıklı belge altındaki imzanın davalının eli ürünü olduğunu gösterir nitelik ve yeterlilikte bir bulgu saptanmadığı, maddi vakıanın hukuk mahkemesini bağlayıcı mahiyette olduğu, davacının yemin deliline dayanmadığı gerekçesiyle sübut bulmayan davanın reddine, icra takibinde vezneye giren paranın bulunmadığı belirlendiğinden ve koşulları oluşmadığından davalının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalının temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede, menfi tespit davası sırasında İİK 72. madde uyarınca ihtiyati tedbir kararı alınmış ve bu ihtiyati tedbir kararı teminat yatırılmak suretiyle uygulanmıştır. İİK 72/4 maddesi uyarınca menfi tespit davası red ile sonuçlandığında davalı alacaklı yararına tazminata karar verilmesi gerekirken bu talebin reddine karar verilmesi doğru olmamış mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte acıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 02/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.