Esas No: 1992/840
Karar No: 1994/589
Karar Tarihi: 14.02.1994
Danıştay 10. Daire 1992/840 Esas 1994/589 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İnşaat mühendisi bir davacının ortak savunma tesislerine giriş izninin iptal edildiği davada, davacının yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan dava sonucunda İdare Mahkemesi, davacının durumunu Silahlı Kuvvetler İstihbarata Karşı Koyma, Koruyucu Güvenlik ve İşbirliği Yönergesi'ne göre inceledikten sonra, davacının giriş izin ve yetkisinin iptal edilmesinde hukuka aykırılık olmadığına karar vermiştir. Davacının fesih işlemine karşı açtığı davada ise İş Mahkemesi fesih işlemini ortadan kaldırmıştır. Kararda, ortak savunma tesislerinin Türkiye Cumhuriyeti ile A.B.D. Hükümetleri arasında tesisler konusunda yapılan tamamlayıcı anlaşma hükümleri uyarınca, Türk Silahlı Kuvvetlerine ait diğer kurum ve birliklerden hiçbir farkı bulunmadığı ve tesislerin her türlü güvenliğinden Türk tesis komutanının sorumlu olduğu belirtilmiştir. Davacı hakkındaki işlemin ise yine aynı Yönerge hükümleri uyarınca tesis edildiği ifade edilmiştir. Kararın sonunda, davalı idarenin temyiz isteminin kabul edilerek, İdare Mahkemesi kararının bozulduğu belirtilmiştir.
2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. Maddesi: \"Temyiz yasa yoluna başvurulması halinde, dosyada yapılan işlemler incelenir ve kararın hukuka uygun olup olmadığı, usul ve şekil yönünden uygunluk niteliği taşıd
Daire : ONUNCU DAİRE
Karar Yılı : 1994
Karar No : 589
Esas Yılı : 1992
Esas No : 840
Karar Tarihi : 14/02/994
TEMYİZ AŞAMASINDAN İBRAZ EDİLEN BİLGİ VE BELGELERE GÖRE, İNŞAAT MÜHENDİSİ DAVACININ ORTAK SAVUNMA TESİSLERİNE GİRİŞ İZNİNİN İPTAL EDİLMESİNDE HUKUKA AYKIRILIK OLMADIĞI HK.
Davacının ortak savunma tesislerin giriş izin ve yetkisinin iptaline ilişkin kararın kaldırılması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan dava sonucunda ... İdare Mahkemesince, davalı idare tarafından, davacının durumunun "Silahlı Kuvvetler İstihbarata Karşı Koyma, Koruyucu Güvenlik ve İşbirliği Yönerge si" hükümlerine göre incelendiği, ve gizlilik dereceli mahallerden uzaklaştırıldığının ileri sürülmesi üzerine, söz konusu iznin iptaline esas alınan bilgi ve belgenin gönderilmesinin davalı idareden istenildiği, davalı idarece konunun İçişleri Bakanlığına intikal ettirildiği,Bakanlıktan alınan yazıda ise, davacı hakkında olumsuz duyum ve bilgi bulunmadığının bildirildiği, bu durumda davalı idarece sözkonusu işlemin tesisine neden olan hiçbir somut bilgi gösterilmediğinden yapılan işlemde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin ip taline karar verilmiştir.
Anılan İdare Mahkemesinin … günlü ve … sayılı kararının, davalı idare tarafından, niteliği nedeniyle zamanında ibraz edilemeyen belgeler incelendiğinde işlemin tamamen hukuka uygun olduğunun görüleceği ileri sürelerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
H.V.K.K.lığına iş yapan "… Services" adlı şirkette inşaat mühendisi olarak çalışan davacının ortak savunma tesislerine giriş izin ve yetkisinin iptal edilmesi üzerine iş akdinin feshedildiği,bu işleme karşı açılan davada İş Mahkemesince fesih işlemi ortadan kaldırılarak adıgeçenin göreve döndüğü, ancak ortak savunma tesislerine giriş izninin iptaline ilişkin işlemin kaldırılmaması nedeniyle bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacının giriş izin ve yetkisinin iptal edildiği ortak savunma tesislerinin Türkiye Cumhuriyeti ile A.B.D. Hükümetleri arasında tesisler konusunda yapılan tamamlayıcı anlaşma hükümleri uyarınca hukuki statü ve alınacak idari tedbirler açısından Türk Silahlı Kuvvetlerine ait diğer kurum ve birliklerden hiçbir farkının bulunmadığı, tesislerin her türlü güvenliğinden Türk tesis komutanının sorumlu olduğu ve bu görev ve sorumluluğunda, Genel Kurmay Başkanlığının "Silahlı Kuvvetler İstihbarata Karşı Koyma, Koruyucu Güvenlik ve İşbirliği Yönergesi" hükümleri uyarınca yürütüldüğü anlaşılmaktadır. Davacı hakkındaki işlemde anılan Yönerge hükümleri uyarınca tesis edilmiş bulunmaktadır.
Herne kadar dava dosyasında mevcut idare mahkemesi ara kararına cevap olarak gönderilen İçişleri Bakanlığı yazılarında, davacı hakkında menfi sayılabilecek duyum ve bilgilerin intikal etmediği bildirilmekte ise de; davalı idare tarafından niteliği nedeniyle zamanında ibraz edilemiyen ve temyiz aşamasında gönderilen bilgi ve belgelere göre davacının savunma tesislerine girmesinin güvenlik bakımından sakıncalı olacağı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu durumda İdare Mahkemesince dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin 2577 sayılı Yasanın 49.maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulü ile, İdare Mahkemesince verilen kararın bozulmasına karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
