18. Hukuk Dairesi 2015/1091 E. , 2015/14166 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, projeye aykırılığın eski hale getirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
A-Davacı ... vekilinin temyiz istemi yönünden:
Mahkeme kararı davacılar vekiline 27.10.2014 günü tebliğ edilmiş olup, temyiz dilekçesi 10.11.2014 tarihinde temyiz defterine kaydedilmiştir. Bu durumda HUMK.nun 437. maddesi hükmünde öngörülen 8 günlük temyiz süresi geçmiş bulunduğundan 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca temyiz isteminin REDDİNE,
B-Davalı ... vekilinin temyiz istemi yönünden:
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkili ..."ın ... ili ... İlçesi ... Köyü 716 parsel üzerindeki 8 nolu bağımsız bölümün maliki, davalının ise 7 nolu bağımsız bölüm maliki olduğunu, 7 ve 8 nolu bağımsız bölümlerin bitişik ikiz bina olup tarafların komşu olduklarını, davalının projeye aykırı izinsiz imalat yaptığını, müvekkiline ait bacayı yıktığını, içeriden geçen boruları kendi bağımsız bölümü içerisine aldığını, dış cephedeki boya niteliğinin kaybettirildiğini, zemindeki kayrak mermer ve kanalizasyonların zarar gördüğünü, projeye aykırı tüm bölümlerin tespiti ile yıkılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece açılan davanın kabulü ile davalı tarafından projeye aykırı olarak ilaveler yapılan dava konusu taşınmazın 7 numaralı bağımsız bölümünün bağımsız bölüm etrafında bulunan duvarlar ile ferforje parmaklıkların yıkılmak suretiyle yapının onaylı mimari proje ve vaziyet planına uygun eski hale getirilmesine karar verilmiştir.
Kat Mülkiyeti Kanunu"nun 19. maddesine göre "Kat malikleri, anagayrimenkulün bakımına ve mimarı durumu ile güzelliğini ve sağlamlığını titizlikle korumaya mecburdurlar. Kat maliklerinden biri, bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım ve tesisler, değişik renkte dış badana veya boya yaptıramaz. Ancak, ortak yer ve tesislerdeki bir bozukluğun anayapıya veya bağımsız bir bölüme veya bölümlere zarar verdiğinin ve acilen onarılması gerektiğinin veya anayapının güçlendirilmesinin zorunlu olduğunun mahkemece tespit edilmiş olması halinde, bu onarım ve güçlendirmenin projesine ve tekniğine uygun biçimde yapılması konusunda kat maliklerinin rızası aranmaz. Kat maliki kendi bağımsız bölümünde anayapıya zarar verecek nitelikte onarım, tesis ve değişiklik yapamaz." Yerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporundan davalının yapılan tadilat ve ilaveler sonrasında her bir katta birer daire olmak üzere üç bağımsız bölüm ve bahçesinin etrafının ferforje parmaklıklar ile çevrildiği, yan cephesinde bahçe girişine demir kapı yapılarak bahçenin özel bahçe haline dönüştürüldüğü, bahçe düzenlemesinin yapıldığı, zemin kat ve birinci kat cephelerinde pencere ve kapılarda onaylı mimari projeden farklı düzenlemeler yapıldığı, davacıya ait bağımsız bölümün bacasının davalıya ait bağımsız bölümün içinde kaldığı, bağımsız bölüm çevresinde ve bodrum katta yapılan tüm imalatların ortak alanda kaldıkları, eski hale getirilmesinin yapının statik sistemi üzerinde çok ciddi ve telafi edilemez hasara neden olacağı tüm yapının yıkılması gerektiği anlaşılmaktadır. Projeye aykırı olarak yapılan inşaat ve değişiklikler projeye uygun hale getirildiğinde anayapıya zarar verecek ise önemli olan anayapının korunması olduğuna göre bu durumun sağlayacağı yarardan çok zarar getireceği gözönüne alınarak karar verilmesi gerekir. Ayrıca projeye uygun olan kısımların yıkımına karar verilmesi de doğru değildir. Bu bakımdan mahkemece dava konusu edilen projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi durumunda anayapının statiğine nasıl ve ne şekilde zarar verildiği tek tek açıklattırılarak bu konuda ek rapor alınması, yeterli görülmediği takdirde bilirkişi heyetinde statik konusunda uzman bir kişinin olacağı üç kişiden oluşan bilirkişi aracılığı ile mahallinde yeniden inceleme yaptırılarak rapor alınması gerekirken hüküm kurmaya yeterli olmayan bilirkişi raporuna dayanarak davalıya ait projesine uygun bağımsız bölümün tümünün yıkılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 12.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.