Esas No: 2021/573
Karar No: 2022/596
Karar Tarihi: 05.07.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/573 Esas 2022/596 Karar Sayılı İlamı
T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/573 Esas
KARAR NO : 2022/596
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/10/2021
KARAR TARİHİ : 05/07/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının davalıya mobilya yapımı için sünger ve sipariş ölçülerine göre sünger ve profil teslim ettiği, teslim edilen mallara ilişkin 3 adet fatura düzenlendiği, düzenlenen faturalar toplamının 43.630,-TL olduğu, bu tutarın 17.000 TL sinin ödendiği, 26.630.-TL sinin ödenmediği ve davalı aleyhine Antalya genle İcra müdürlüğünün ... esas sayılı icra takibi başlatıldığı, davalının takibe itiraz ettiğinden takibin durduğu, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, haksız ve hukuka dayanaksız itirazının iptaline, takibin tüm gerileri ile birlikte devamına, davalının alacağın % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalının davacı ile dava konusu imalatlara ilişkin anlaştıkları, ancak davacının söz konusu imalatları gerektiği gibi yapmadığı, davalının sözleşme gereğince teslim ettiği 30 kanepe, 60 teklik koltuk ve 30 adet sehpanın tamamının kullanılmaya başlandığı andan itibaren kırılmaya deforme olmaya başladığını, söz konusu imalatların ayıplı olduğunu, müşteri şikayetlerinden dolayı tahsilatlarını alamadığını, davacının ayıplı imalatlarını düzeltmediği, tamirat ve tadilatını üstlenmeyen davacının davalıya verdiği zararın işini bedelinden fazla olduğunu, davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, Antalya Genel İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazı üzerine İİK'nun 67. Maddesi gereği açılan itirazın iptali davasıdır.
Antalya Genel İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası incelenmiş; alacaklının ... Mobilya İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti., borçlunun ... olduğu, 26.630,00.-TL asıl alacak, 440,91.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 27.070,91.-TL alacağın tahsili talebi ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı/borçlunun takibe itirazı nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği, İİK'nun 67/1 maddesi gereği yasal 1 yıllık süre içerisinde itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi ... 30/03/2022 tarihli raporunda sonuç olarak; "Davacının davalıya mobilya yapımı için sünger ve sipariş ölçülerine göre sünger ve profil tesli mettiği, toplam tutarı 43.630.-TL olan davalıya 3 adet fatura düzenlendiği, bu tutarın 17.000 TL sinin ödendiği, 26.630.-TL sinin ödenmediği ve davalı aleyhine Antalya genle İcra müdürlüğünün ... esas sayılı icra takibi başlatıldığı, davalının takibe itiraz ettiğinden takibin durduğu, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğu beyan edilerek itirazın iptali davası açılmıştır.
Davalı vekili davacı ile dava konusu imalatlara ilişkin davalının anlaştığı, ancak davacının söz konusu imalatları gerektiği gibi yapmadığı, davalının sözleşme gereğince teslim ettiği 30 kanepe, 60 teklik koltuk ve 30 adet sehpanın tamamının kullanılmaya başlandığı andan itibaren kırılmaya deforme olmaya başladığını, söz konusu imalatların ayıplı olduğunu, müşteri şikayetlerinden dolayı tahsilatlarını alamadığını, davacının ayıplı imalatlarını düzeltmediği, tamirat ve tadilatını üstlenmeyen davacının davalıya verdiği zararın işini bedelinden fazla olduğu beyan edilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkeme ara karasında belirtilen sürede davalı vekili dava konusu döneme ilişkin defter ve belgesini ibraz etmemiş, davacı vekili yerinde inceleme talep etmiş ve davacının dava konusu döneme ilişkin ticari defter ve belgeleri tarafımdan incelenmiştir. Mahkemeniz ara kararında tarafımdan tespiti istenilen hususlarla ilgili olarak;
a) Tarafların ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK'na göre usulüne uygun tutulup tutulmadığı, açılış kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı: Ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu, noter açılış tasdikinin yapıldığı, kapanış tasdik süresinin rapor tarihi itibariyle gelmediği,
b) Defter kayıtlarının birbirinin doğrulayıp doğrulamadığı; sahibi lehine delil olma özelliği taşıyıp taşımadığı: Defter kayıtlarının bir birini doğruladığı, sahibi lehine delil olma özelliğini taşıdığı,
c) Özellikle dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak dava konusu faturaların taraflarca ticari defterlerinde ve BA BS formlarında kayıtlı olup olmadığı, faturaların açık mı, yoksa kapalı mı fatura olduğu: Dava konusu edilen faturaların ve faturalara karşılık kısmi olarak davalıca yapılan ödemelerin ticari defter kayıtlarında yer aldığı, dava konusu faturaların davacı tarafça beyan edilen BS formlarında yer aldığı, faturaların açık fatura olduğu,
d) Dava konusu faturaların bedelinin tamamen veya kısmen ödenmesine ilişkin olarak tarafların defter ve belgelerinde kayıt ve belge bulunup bulunmadığı ve nihai olarak dava/takip tarihi itibariyle taraflar arasındaki alacak borç konusu: Davacının davalıya 43.630.-TL tutarında 3 adet fatura kestiği, bu faturalara karşılık davalının 17.000.-TL davacıya ödeme yaptığı, faturaların ve yapılan kısmi ödemlerin davacının ticari defter kayıtlarına yer aldığı, dosya içindeki bilgi ve belgeler ile davacı kayıtlarında göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 26.630,00-TLalacaklı olduğunun hesapladığı" sonuç ve kanaatine varmıştır.
Uyuşmazlık; davacının faturadan kaynaklı alacağının bulunup bulunmadığı ve miktarına ilişkindir. Ürünlerin teslimi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Fatura tek başına bir sözleşme olmayıp akdin ifasını gösteren bir belge niteliğindedir. Faturaya dayalı bir borcun varlığı öncelikle temel borç ilişkisinin varlığına bağlıdır. Faturayı tanzim eden ve tanzim alan arasında böyle bir borç ilişkisinin bulunmadığı hallerde faturanın hukuki sonuç doğurması da söz konusu olmayacaktır.
MK 6. Maddesine göre kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olup işbu davada ispat yükü alacaklı olduğunu ispat eden davacıya aittir. Akdi ilişki kanıtlanmadığı sürece alacaklının borçlu adına fatura düzenlemesi ve ticari defterlerine göre bu faturalar nedeniyle alacaklı görünmesi alacaklının alacağını ispat edebilmesi için yeterli olmayacaktır
6100 sayılı HMK 222. maddesine göre, " "1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır." düzenlemesi mevcut olup, davacı taraf defterleri incelenmiştir. Davalı tarafça verilen sürede defterler ibraz edilmediğinden HMK'nun 222 maddesi gereği defterler davacı lehine delil olarak değerlendirilmiştir. Bilirkişi raporu ile davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, takibe konu faturaların defter kayıtlarında yer aldığı , davacı defterlerinde 26.630,00-TL alacağın kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Davalı tarafın taraflar arasındaki ilişki gereği önceki tarihli faturalardan kaynaklı 17.000,00-TL ödeme yaptığı, takip tarihinden sonra profil ve iskelet sünger malzemeleri açıklaması ile 22/06/2021 tarihinde Denizbank aracılığı ile bir kısım ödeme yaptığı ancak bu ödemenin iade edildiği hususları da dikkate alınarak alacağın varlığının ispatlandığı kanaati ile, itirazın iptali ile takibin devamına karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar davalı taraf teslim sonrasında ürünlerde deformasyon bulunduğu savunmasını ileri sürmüş ise de; ayıp ihbarına dair dosyaya delil ibraz edilmemiştir.
Takibe ve davaya konu alacak, tarafların defterlerinde de kayıtlı olup, faturadan kaynaklı alacak likit nitelikte olduğundan, davacı yararına icra inkar tazminatının koşulları mevcut olduğundan, icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, Antalya Genel İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasında davalının İTİRAZIN İPTALİ İLE; takibin, 26.630,00 TL asıl alacak ve asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin DEVAMINA,
2-Davacının inkar tazminatı talebinin KABULÜ İLE, 5.326,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.819,10- TL harçtan peşin 319,48.-TL nin mahsubu ile 1.499,62-TL nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA
4-Davacının yapmış olduğu dava masrafı, bilirkişi ücreti posta ve müzekkere ücretinden ibaret 765,20-TL ile ilk dava gideri 387,28-TL olmak üzere toplam 1.152,48-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5- Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 TL'nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın HMK 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra masrafı kendisine ait olmak üzere davacının göstereceği bir IBAN/hesap numarasına yatırılmasına ancak hesap numarası bildirilmemiş veya bildirilmez ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine veya davacıya iadesine
Dair, davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ...'ın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/07/2022
Katip ...
E imzalı
Hakim ...
E imzalı
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.