Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/4951 Esas 2017/9404 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi


Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, ... ilçesi,...köyü, 162 ada 1 ve 2 parsel sayılı, 2.627,30 m2 ve 6.873,51m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, kadastro tespitine Hazine tarafından yapılan itiraz üzerine komisyon kararı ile ham toprak vasfı olarak Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı ... vekili, 18/06/2009 havale tarihli dilekçesi ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, 162 ada 2 sayılı parselin komisyon tarafından Hazine adına yapılan tespitin iptali ile davacı adına tescili istemiyle dava açmış, birleşen dosya davacıları tarafından çekişmeli 162 ada 1 sayılı parsele yönelik açılan davanında bu dava ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Mahkemece davanın kabülüne, 162 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, birleşen dosya yönünden davanın reddine, 162 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, 23/10/2008-21/11/2008 tarihleri arasında ilan edilen orman kadastrosu ve 02/06/2009-01/07/2009 tarihleri arasında ilan edilen arazi kadastrosu vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre temyize konu 162 ada 2 parsel sayılı taşınmazın bitişiğinde yeralan 162 ada 1 ve 3 sayılı parsellerin ham toprak olarak tespit ve tescil edildiği, uzman orman bilirkişisi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 14/11/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.