Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2008/1-485
Karar No: 2008/486

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2008/1-485 Esas 2008/486 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı Vakıflar Genel Müdürlüğü, çekişmeli taşınmazın Ramazanoğlu Halil Bey oğlu Piri Mehmet Paşa Vakfiyesi kapsamında olduğunu belirterek, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapusunun iptali ile Ramazanoğlu Vakfı adına tapuya tescil edilmesini talep etmiştir. Mahkeme önceki kararında direndiği için davacı temyiz itirazında bulunmuştur. Hukuk Genel Kurulu ise, bir taşınmazın vakıf malı olduğunun kabul edilebilmesi için, vakfın genel sınırları içinde kalmasının yeterli olmayıp, vakfedilen mallar arasında bulunup bulunmadığının ayrıca saptanması gerektiği kararını vermiştir. Bu nedenle, mahkemenin önceki kararına uygun olarak davacının talebi kabul edilerek dava konusu taşınmazın Ramazanoğlu Vakfı adına tapuya tescil edilmesine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu Madde 1015, 743, 720, 649 ve 634.
Hukuk Genel Kurulu         2008/1-485 E.  ,  2008/486 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Karaisalı Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 02/05/2006
    NUMARASI : 2005/255-2006/429

    Taraflar arasındaki “ tapu iptali ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Karaisalı Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 26.9.2000 gün ve 1999/1230-2000/866 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 1.Hukuk Dairesi’nin 17.9.2003 ve 7731-9130 sayılı ilamıyla; (...Dava, tapu iptal - tescil isteğine ilişkindir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu taşınmazın Adana Evkaf defterine kayıtlı, mülkiyet belgesi sayılan Ramazanoğlu Halil Beloğlu Piri Mehmet Paşa Paşa vakfiyesi kapsamında bulunduğu; söz konusu taşınmazın kadastro tespiti sırasında senetsizden köy tüzel kişiliği adına tespit edildiği anlaşılmaktadır. Dosyada mevcut bilgilerden çekişmeli yerlerin öncesinin özel mülkiyete konu olduğu sabittir. Diğer taraftan, tapu hükmündeki vakfiye kapsamındaki yerlerin zilyetlik yoluyla kazanılmasına olanak yoktur.
    Hal böyle olunca; anılan taşınmaz bakımından köy tüzel kişiliği adına yapılan tespitin geçerli bir hukuki sebebe dayanmadığı sonucuna varılmaktadır. Öyle ise, taşınmazın dava dayanağı vakfiye kapsamında kaldığı gözetilmek suretiyle davanın, kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddedilmiş olması isabetsizdir. Davacının temyiz itirazları yerindedir. .. ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN : Davacı vekili
    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme karanının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, tapu iptali ve tesçil isteğine ilişkindir.
    Davacı Vakıflar Genel Müdürlüğü vekili dava konusu taşınmazın kadastro tespiti sırasında davalı adına tespit edildiğini; ancak, çekişmeli taşınmazın 945 tarihli Ramazanoğlu Halil Bey oğlu Piri Mehmet Paşa Vakfiyesi kapsamında kaldığını; geçerli bulunan vakıf kapsamında kalan taşınmazın zilyetlikle iktisap edilemeyeceğini belirterek, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapusunun iptali ile Ramazanoğlu Vakfı adına tapuya tesçiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Milli Eğitim Bakanlığı temsilcisi, davanın reddine karar verilmesini cevaben bildirmiştir.
    Mahkemece davanın reddine ilişkin olarak kurulan hüküm,Özel Dairece yukarıda belirtilen nedenle bozulmuş, mahkemece önceki kararda direnilmesine karar verilmiştir.
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle Hukuk Genel Kurulu’nun 11.12.2002 gün, 2002/1-1024-1053 Esas ve Karar sayılı; 6.2.2008 gün, 2008/1-73,74,75 Esas ve 112,113,114 Karar sayılı ilamlarında da belirtildiği gibi, bir taşınmazın vakıf malı olduğunun kabul edilebilmesi için, vakfın genel sınırları içinde kalmasının yeterli olmayıp, vakfedilen mallar arasında bulunup bulunmadığının ayrıca saptanması gerektiğine ve bu durum saptanamadığına göre, usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.
    SONUÇ:Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, 9.7.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi