20. Hukuk Dairesi 2016/4436 E. , 2017/9403 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi müdahil Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
BAŞLIK
Davacı ... Yönetimi, ... köyünde 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince orman sınırlandırılması yapıldığını ve ekli krokide gösterilen taşınmazların orman sınırları dışında bırakıldığını, taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek, orman sınırlandırılmasının iptali ile taşınmazların orman sınırları içine alınmasını talep etmiştir. Kadastro sırasında çekişmeli 190 ada 32, 33, 34, 35, 36 ve 39 parsel sayılı taşınmazlar, malik haneleri boş bırakılarak ve 2007/21 Esas sayılı dava dosyası ile itirazlı oldukları bildirilerek sınırlandırılmış ve zilyetleri tespit edilmiştir. Yargılama sırasında Hazine, 32, 34, 36 ve 39 parsel sayılı taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır.
Mahkemece, davacı ... Yönetiminin ve müdahil davacı Hazinenin davasının kısmen kabulüne kısmen reddine;
Çekişmeli 190 ada 33, 190 ada 35 sayılı parsellerin tamamı ile, 190 ada 34 sayılı parselin fen ve orman bilirkişilerin birlikte tanzim ettikleri 02.07.2011 tarihli bilirkişi raporunda (A3) harfi ile işaretli 85,61 m², 190 ada 36 sayılı parselin aynı raporda (A1) harfi ile işaretle 182,95 m², (A2) harfi ile işaretle 164,30 m², 190 ada 39 sayılı parselin aynı raporda (A) harfi ile işaretli 400,31 m² yüzölçümündeki kısımlarının yapılan kadastro tespitlerinin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına kayıt ve tesciline,
190 ada 32 sayılı parselin ...oğlu 1936 doğumlu ... adına tarla vasfıyla,
190 ada 34 sayılı parselin aynı raporda (B) harfi ile işaretli 8866,66 m², (A1) ile işaretli 849,53 m², (A2) ile işaretli 1902, 66 m² kısımlarının toplam 16 pay kabul edilerek bundan;
4 payının ve ... kızı 1952 doğumlu ... adına,
3 payının ... ve ... kızı 1972 doğumlu ...(...) adına,
3 payının ... ve ... kızı 1974 doğumlu ... (...) adına,
3 payının ... ve ... kızı 1979 doğumlu ... adına,
3 payının ... ve ... oğlu 1985 doğumlu ... adına tarla vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline,
190 ada 36 sayılı parselin aynı raporda (A3) ile işaretli 236,50 m², (B) harfi ile işaretli 755, 44 m² kısımlarının ... oğlu ... adına tarla vasfıyla,
190 ada 39 sayılı parselin aynı raporda (B) harfi ile işaretli 6370,08 m² yüzölçümündeki kısımların toplam 2 pay kabul edilerek,
1 payının ...oğlu 1944 doğumlu ...,1 payının ...oğlu 1971 doğumlu ..., adına tarla vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve katılan Hazine tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 20.12.2012 gün ve 2012/6167 E. - 14786 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında: ""...1) Davacı ... Yönetiminin çekişmeli 190 ada 32 sayılı parselin tamamı ile 190 ada 34 sayılı parselin (B), (A1) ve (A2), 190 ada 36 sayılı parselin (A3) ve (B) ile 190 ada 39 sayılı parselin (B) harfiyle işaretli bölümlerine yönelik temyiz itirazları yönünden;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada, çekişmeli 190 ada 32 sayılı parselin tamamı, 190 ada 34 parselin (B), (A1), (A2), 190 ada 36 sayılı parselin (A3) ve (B) ile 190 ada 39 sayılı parselin (B) harfiyle işaretli bölümlerinin orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının REDDİNE,
2) Katılan Hazinenin çekişmeli 190 ada 33 ve 35 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazları yönünden;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 190 ada 33 ve 35 parsel sayılı taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, Hazinenin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün 190 ada 33 ve 35 parsellere yönelik olarak hükmün ONANMASINA,
3) Katılan davalı Hazinenin 190 ada 32 parselin tamamı ile 190 ada 34 sayılı parselin (B), (A1) ve (A2), 190 ada 36 parselin (A3) ve (B) ile 190 ada 39 parselin (B) harfiyle işaretli bölümlerine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Çekişmeli taşınmazların, kadastro mahkemesinde orman kadastrosuna itiraz davasına konu olduklarından söz edilerek malik haneleri açık bırakılıp kadastro tespit tutanağı düzenlenerek 3402 sayılı Kanununun 5. maddesi gereğince tutanak asılları mahkemeye gönderilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunun 30/2. maddesi uyarınca kadastro tutanağında malik hanesi açık bırakılan taşınmazların maliki, kadastro mahkemesince re"sen yapılacak araştırma sonucunda belirlenmesi gerekmektedir. Bu nedenle, çekişmeli taşınmazların temyize konu bölümleri yönünden davaya dahil edilen zilyetleri yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddelerine göre imar ve ihyaya dayalı zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi zorunludur. Mahkemece böyle bir araştırma yapılmamıştır.
Eksik inceleme ve araştırmaya dayalı hüküm kurulamaz
Bu nedenle yapılacak keşifte, tarım uzman bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanmalı; çekişmeli taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmazlar başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tespit tarihine kadar davalılar yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davalılar yanında, murisler yönünden de tapu ve kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, aynı Kanunun 03.07.2005 gün 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi gereğince sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. Açıklanan nedenle, davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün 190 ada 32 sayılı parselin tamamı ile 190 ada 34 sayılı parselin (B), (A1) ve (A2), 190 ada 36 sayılı parselin (A3) ve (B), 190 ada 39 sayılı parselin (B) harfiyle işaretli bölümlerine yönelik olarak bozulması..."" gerektiğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararı sonrası yapılan yargılama neticesinde;
1) Davacı ... Yönetiminin davasının reddine, katılan ... davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine;
2) Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 190 ada 32 parsel sayılı taşınmazın ...... adına tapuya kayıt ve tesciline, malik hanesinin bu şekilde doldurulmasına,
3) Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 190 ada 34 parsel sayılı taşınmazın orman bilirkişisi ile fen bilirkişisinin 09/12/2015 tarihli bilirkişi raporlarında (A1), (A2) ve (B) ile gösterilen kısımlarının; ... Tağmat"ın miras payları oranında hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline, malik hanesinin bu şekilde doldurulmasına,
4) Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 190 ada 36 parsel sayılı taşınmazın orman bilirkişisi ile fen bilirkişinin 09/12/2015 tarihli bilirkişi raporlarında (A3) ve (B) harfleri ile gösterilen kısımlarının Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, malik hanesinin bu şekilde doldurulmasına,
5) Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 190 ada 39 parsel sayılı taşınmazın orman bilirkişisi ile fen bilirkişisinin 09/12/2015 tarihli bilirkişi raporlarında (B) harfi ile gösterilen kısmının ......"nun mirasçılarına hisseleri oranında tapuya kayıt ve tesciline, malik hanesinin bu şekilde doldurulmasına karar verilmiş, hüküm müdahil Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine ve orman sınırlandırmasına itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu, 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış ve çekişmeli taşınmazlar orman sınırları dışında bırakılmıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davalı gerçek kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 14/11/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.