5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/1553 Esas 2018/1540 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1553
Karar No: 2018/1540

5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/1553 Esas 2018/1540 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Yerel mahkeme tarafından verilen hüküm sonrasında temyiz edilen dosya incelendikten sonra, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği düşüncesiyle itirazda bulunuldu. Yapılan yeniden incelemede, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz nedenleri yerinde görüldüğünden, suçun zincirleme suç kapsamında kalıp kalmayacağı değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Ancak, yazılı şekilde hüküm tesisi yasa aykırı olduğu gerekçesiyle hüküm bozuldu.
Kanun Maddeleri:
- 5607 sayılı Kanunun 3/18. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nun 43. maddesi
- 6352 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CMK'nun 308. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi
7. Ceza Dairesi         2018/1553 E.  ,  2018/1540 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
    HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere


    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
    Dairemizin 26/10/2016 tarih ve 2016/6003 esas, 2016/9983 karar sayılı kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 31.01.2018 tarih ve 2018-4256 sayılı yazısı ile sanık hakkında 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi uyarınca verilen mahkumiyet hükmünün onanmasına karar verildiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 5237 sayılı TCK.nun 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği düşüncesiyle itirazda bulunulduğu anlaşılmakla;
    Yapılan yeniden inceleme sonucunda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz nedenleri yerinde görüldüğünden, 6352 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 308. maddesi gözetilerek,
    Dairemizin 26/10/2016 tarih ve 2016-6003 esas, 2016/9983 karar sayılı kararında sanığın temyiz talebine hasren verilen onama kararı kaldırılarak esasa girilmek suretiyle yapılan incelemede,
    İncelemeye konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 07.02.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 05.03.2014 olduğu, sanığın aynı yer mahkemesinin Dairemizin 2016-3454 esas sayılı 02.03.2017 günlü kararı ile bozularak mahalline gönderilen dosyasının suç tarihinin 30.12.2013, iddianame düzenlenme tarihinin ise 24.02.2014 olduğu, yine sanığın Dairemizin 2016-5609 esas sayılı sırasında kayıtlı olup 23.09.2016 günü bozularak mahaline gönderilen 15.01.2014 suç tarihli, 18.07.2014 iddianame düzenlenme tarihli dosyaları ile temyiz edilmeksizin kesinleşen aynı yer mahkemesinin 2014-596 karar sayılı dosyasında sanığın üzerine atılı eylemlerin benzer mahiyette olduğu dikkate alınarak, temyiz edilmeksizin kesinleşen dosyası getirtilip incelenerek ve bozulmasına karar verilen dava dosyalarıda getirtilip incelenerek suç tarihleri ve eylemler karşılaştırılıp hukuki kesinti bulunup bulunmadığının tespiti ile eylemin TCK.nun 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç kapsamında kalıp kalmayacağının değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
    Yasaya aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeyen hükmün BOZULMASINA, 19.02.2018 günü oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.