Dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - iftira - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/11048 Esas 2018/10228 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/11048
Karar No: 2018/10228
Karar Tarihi: 11.12.2018

Dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - iftira - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/11048 Esas 2018/10228 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, iftira suçlarını işlediği iddiasıyla yargılandığı bir ceza davasının temyiz incelemesi sonucunda, mahkumiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir. Ancak sanığın başkasının kimlik bilgilerini kullanması suçundan verilen mahkumiyet hükmü, suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle bozulmuştur. Sanığın eylemi, kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla yapılmamıştır ve başkasının kimliğini kullanarak suçsuz olduğunu göstermemiştir. Bu nedenle, TCK'nin 268. maddesinde tanımlanan suçun unsurları oluşmamıştır.
Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi (mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazları için)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 268. maddesi (başkasının kimlik bilgilerini kullanma suçu için)
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi (bozma kararı için)

11. Ceza Dairesi 2017/11048 E. , 2018/10228 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, iftira
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Sanığın, resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığa yüklenen suçların sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, temel cezayı teşdit gerekçesi, başkaca cezayı artırıcı ve azaltıcı sebebin bulunmadığı takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanığın, başkasının kimlik bilgilerini kullanma suçundan hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde
a)TCK"nin 268. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için; failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması gerekir. Somut olayda; mağdur ... adına düzenlenmiş ve ele geçirilemeyen kimlik belgesini kullanarak katılanın mağazasından alışveriş yapan ve yaptığı alışverişe karşılık suça konu senedi imzalayan sanığın kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemediği, başkasının kimliğini ya da kimlik bilgilerini kullanarak kendisini suçsuz, kimliğini ya da kimlik bilgilerini kullandığı gerçek kişiyi ise işlemediği bir suçun faili olarak göstermediği cihetle; 5237 sayılı TCK"nin 268. maddesinde düzenlenen suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
b)Kabule göre de: 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken, 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.12.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.