Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2008/4-458
Karar No: 2008/477

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2008/4-458 Esas 2008/477 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2008/4-458 E.  ,  2008/477 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 20/11/2007
    NUMARASI : 2007/299-2007/389

    Taraflar arasındaki “Manevi Tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.12.2005 gün ve 2004/427 E., 2005/474 K.sayılı kararın incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 10.10.2006 gün ve 4142-10673 sayılı ilamı ile; (...Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece dava kısmen kabul edilmiş, karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekilinin Dairemizde yapılan duruşmadaki beyanından davacının aynı olayla ilgili olarak maddi tazminat davası da açtığı ve derdest olduğu anlaşılmaktadır. Maddi tazminat davasında verilecek karar bu davada verilecek kararı etkileyebileceğinden, her iki dava arasında irtibat bulunduğu da göz önüne alınarak bu dava ile o davanın birleştirilip birlikte görülmesi gerekir. Karar bu nedenle bozulmalıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
    TEMYİZ EDEN: Davalılardan O..D..ve ....Fotoğrafçılık Elektrik Elektronik San.Tic.Ltd.Şti. vekili
    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava; trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, davalılardan O..D.."a ait, diğer davalı N..B.."ın sevk ve idaresindeki .....D 5445 plakalı aracın, davacıya çarpması sonucu ağır şekilde yaralandığını, kazaya karışan aracın davalı şirketin fotoğrafçılık işlerinde kullanıldığını, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün 8/8 oranında kusurlu olduğunu, bu kazadan dolayı davalı N..B.."ın haksız fiili ika eden, davalı O.. D.."ın aracın sahibi, davalı şirketin sürücüyü istihdam eden şahıs olarak müteselsilen sorumlu olduklarını belirterek, 500 Milyar TL. manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılardan O..D..ve .... Fotoğrafçılık Elektrik-Elektronik San.Tic.Ltd.Şti. vekilleri; .....D 5445 plakalı aracın maliki ve işleteninin O..D..olduğunu, aracın O.. D..’ın şahsi aracı olduğunu ve kendi özel işlerinde kullandığını, istenilen tazminat miktarının çok yüksek bulunduğunu ileri sürerek hukuka aykırı ve mesnetsiz açılan davanın reddine ayrıca ...Fotoğrafçılık Elektrik-Elektronik San.Tic.Ltd.Şti. hakkındaki davanın da husumet yokluğundan reddine karar verilmesini cevaben bildirmiştir.
    Davalılardan N.. B.. cevap vermemiştir.
    Yerel Mahkemenin davanın kısmen kabulüne dair verdiği karar, Özel Dairece yukarıda belirtilen nedenle bozulmuş, mahkemece karar verildikten sonra açılan bir başka dava nedeniyle bozma kararı verilmesinin usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle önceki kararda direnilmiştir.
    Manevi tazminat davası 16.12.2005 tarihinde karar bağlanmış olup aynı kişiler aleyhine 3.2.2006 tarihinde maddi tazminat davası açılmıştır. Açılan bu dava ilk kez manevi tazminat davasının temyiz incelemesi sırasında Yargıtay’da yapılan duruşma sırasında dile getirilmiştir.
    Her ne kadar 14.2.1992 gün ve 1991/3 E.,1992/2 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı gereği; bir yargı çevresi içinde kurulmuş bulunan aynı düzeyde birden fazla mahkeme, davaların birleştirilmesi açısından aynı mahkeme sayıldığına göre HUMK.nun 45/1 maddesi uyarınca birleştirme kararı verilebilir ise de, HUMK.nun 48/2.maddesine göre birleştirme hususu tek başına bozma sebebi yapılamaz. Bu nedenle direnme kararı yerindedir.
    Ne var ki bir kısım davalılar vekilinin sair temyiz nedenleri özel dairece incelenmemiş olduğundan, dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerekir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle direnme uygun bulunduğundan dosyanın bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesi için 4.Hukuk Dairesine gönderilmesine 2.7.2008 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

     


    KARŞI OY YAZISI

    Davacı, davalı sürücünün 8/8 kusurlu olduğu iddiasıyla manevi tazminat davası açmıştır. Manevi tazminatın miktarının takdirinde, mağdurun maluliyet oranı ve kusur derecesi de etki eder. Nitekim, davalı vekili temyizinde, davacının da park yasağı olan yere park ettiğini, kusurlu bulunduğunu ileri sürmekle ve bu hususun maddi tazminata ilişkin dava dosyasında da belirlendiğini beyan etmektedir. Ayrıca davalı O..’ ın işleten olmadığı, davalı şirketin de istihdam eden olmadığı savunması da vardır. Tüm bu hususlar maddi tazminata ilişkin dava dosyasında tespit edilip değerlendirileceği için, manevi tazminatın takdirine de etki edecek olan maddi olguların belirlenmesi yönünden aralarında irtibat bulunduğundan dosyaların birleştirilerek karar verilmesi gerektiğini düşünüyorum. HUMK.nun 45/1 maddesine göre, aynı mahkemede görülmekte olan davalar aralarında bağlantı olması halinde davanın her safhasında istek üzerine veya kendiliğinden mahkemece birleştirilebilir. Birleştirme talebinin ilk itiraz olarak ileri sürülmesi koşulu HUMK 45/2.maddesinde yer almakta olup, ayrı mahkemelerde davanın açılması halinde sözkonusudur. Manevi tazminat davasının açıldığı Ankara 6.Asliye Hukuk Mahkemesi ile maddi tazminat davasının açıldığı Ankara 14.Asliye Hukuk Mahkemesi, aynı yerdeki Asliye Hukuk Mahkemeleri olması nedeniyle HUMK.nun 45/1 nci maddesindeki “aynı mahkeme” sayılırlar ve birleştirme talebinin bulunması ve ilk celsede ileri sürülmesi koşulu aranmaz (Baki Kuru, HUMK 2001 Baskı, 3.cilt, sh.3439-3441, 14.02.1992 gün 3/2 sayılı YİBK). Ayrıca, HUMK.nun 48 nci maddesindeki birleştirme hususunun tek başına bozma nedeni teşkil etmeyeceği hususu, mahkemece birleştirme kararı verilmesi veya birleştirme talebinin reddi halinde ve bu kararın esasla birlikte temyiz edilmesi halinde, sadece birleştirme kararı yönünden bozma kararı verilemeyeceği hususudur (Baki Kuru, HUMK.2001-3.cilt, sh.3418) Bozulan kararda yerel mahkemenin birleştirme kararı veya birleştirme talebinin reddi kararı yoktur, Yargıtay 4.Hukuk Dairesi’nce, birleştirme kararı verilmesi yönünde yerel mahkeme kararının bozulması hali vardır. Aynı mahkemede birleştirme hususu HUMK.nun 45/1 nci maddesine göre her aşamada kendiliğinden de nazara alınabilecek bir husus olduğundan Yargıtay’ca da birleştirme kararı verilmesi gerektiği yönünde bozma kararı verilmesine engel bir usul kuralı yoktur. Nitekim bu şekilde Yargıtay’ ca re’ sen birleştirme kararı verilmesi gerektiğinden bahisle verilen bozma kararları uygulamada pek çoktur.(B.Kuru HUMK 2001-3. alt sy 3413-3417)
    Bu nedenlerle Yüksek 4.Hukuk Dairesi’nin bozma kararının yerinde olduğu ve direnme kararının bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun “ direnme uygun Daireye” kararına katılmıyorum.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi