Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : HUMK.nun 62, Avukatlık Kanununun 41 ve Tebligat Kanununun 11. maddeleri gereğince vekille takip edilen işlerde vekile tebligat yapılması zorunludur. Somut olayda borçlular vekili ......’in Nazilli İcra Mahkemesi’nin 2006/219 esas sayılı dosyasında borçlular adına kıymet takdirine itirazda bulunduğu, böylece şikayetçilerin  takibi vekille  sürdürdüğü anlaşılmaktadır. Ayrıca vekilin icra dosyasına vekaletname ibrazına gerek yoktur. Bu nedenle satış ilanının borçlular vekiline tebliğ edilmesi gerekirken, asillere gönderilmesi usulsüz olup, bu husus başlı başına ihalenin feshi sebebidir. Bundan başka,  mahkemenin de kabulünde olduğu üzere satış ilanı borçluların tümüne tebliğe çıkarılmış ise de borçlulardan Recep Katırcıoğlu’na gönderilen satış ilanı tebligatının yapılamadan iade edildiği görülmüştür. Dolayısıyla bu kişi yönünden tebligatın usulüne uygun olarak yapıldığının kabulü de doğru değildir.
Ayrıca İİK.nun 129/2.maddesine göre de, 2.ihale gününde satışın yapılması halinde, artırma bedelinin taşınmaz için tahmin edilmiş olan kıymetin en az %40’ını bulması,satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi gerekir. Anılan husus kamu düzenine ilişkin olup mahkemece resen göz önünde bulundurulması gerekir. Satışa konu ... ada .... parsel sayılı taşınmaz alıcılar tarafından toplam 58.400,00 TL’ye alınmış olup, kesinleşen kıymet takdiri sonucu taşınmazın değeri ise 150.000,00 TL olarak belirlenmiştir. Buna göre taşınmazın satış masrafları hariç, tahmin edilen kıymetinin %40"ı 60.000,00 TL olmaktadır. Anılan yasa maddesine aykırı olarak yapılan ihalenin bu nedenle de feshine karar vermek gerekirken yazılı gerekçeyle reddi usulsüzdür. Ayrıca, tapu kaydında ihaleye konu taşınmaz kat mülkiyetine veya kat irtifakına çevrilmemiş olup, tapuda niteliği avlulu kargir ev olarak görünmektedir. Buna rağmen taşınmazın bir bütün olarak satılması yerine, zemin kat, 1 ve 2.katların ayrı ayrı ihale edilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ  :Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA),  05.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.