Esas No: 2021/17030
Karar No: 2022/370
Karar Tarihi: 18.01.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/17030 Esas 2022/370 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Hükümler: Yağma, nitelikli tehdit, 6136 sayılı Kanun'a muhalefet. Mahkumiyet kararı çıktı.
Özet: Sanıkların hükümleri temyiz edilmiş ve hiçbiri bozulmamıştır. Ancak, sanık ... hakkında yağma suçundan verilen hüküm bozulmuştur, çünkü TCK'nın 148/1 ve 35/2 maddeleri uyarınca hüküm verilirken, sanığın ek savunma hakkı tanınmamıştır.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı TCK’nın 106. maddesinin (b) bendi: koşulları oluştuğu halde uygulanmamıştır.
- TCK'nın 149/1-c-d maddesi: sanıkların eylemlerinin bu maddede kapsama girip girmediği araştırılmamıştır.
- TCK'nın 148/1 maddesi: sanık ... hakkında eksik ceza tayini yapılmıştır.
- TCK'nın 35/2 maddesi: sanığın ek savunma hakkı tanınmamıştır.
- 5271 sayılı CMK'nın 226. maddesi: sanığa usulüne uygun olarak ek savunma hakkı tanınmadığı için bozulmuştur.
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi: sanığın kazanılmış hakkının korunması için kullanılmıştır.
- 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi: sonuç ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının korunmasını sağlamıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Yağma, nitelikli tehdit, 6136 sayılı Kanun'a muhalefet
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanık ... müdafii ile sanık ... ve müdafii
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanıklar ... ve ... hakkında müşteki ...’ye yönelik nitelikli tehdit, sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçlarından kurulan hükümlere yönelik, temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklar hakkında koşulları oluştuğu halde 5237 sayılı TCK’nın 106. maddesinin (b) bendinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu’nun takdirine göre sanık ... müdafii ile sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan hükme yönelik, temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulu’nun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Olay günü olan 22.04.2013 günü saat 12:45 sıralarında yolda seyir halinde giden müştekinin aracına motosikletiyle karşı istikametten gelen sanık ...’in kasten çarparak araçta maddi hasara neden olduğu, sanığın müştekiden motosikletin tamir masrafı nedeniyle 500 TL istediği, “parayı vereceksin, vermezsen sen düşün, dükkanını ve seni silahla tararım” dediği, müştekinin şikayetçi olacağını söylemesi üzerine “polisi aramayacaksın, zararımı karşılayacaksın, benim başka bir dosyam var, şikayetçi olursan dosyam yeniden açılır, sana yapacağımı bilirim” şeklinde sözler söylediği, kaza mahalline olay sırasında gelen sanık ...’in arkadaşı olan diğer sanık ...’ın müştekiye “istesem bereyi takıp seni de dükkanını da taramasını bilirim” dediği, kazadan yaklaşık yarım saat sonra işyerinde çalışan müştekinin yanına giden sanık ...’ın bu sefer “motorun hasarını karşılayın, karşılamazsanız olacakları siz düşünün, görürsünüz” şeklinde sözler söylediği, ertesi gün her iki sanığın işyerinde çalışan müştekinin yanına giderek sanıklardan ...’in “davanı geri çek”, diğer sanık ...’ın da “parayı vermezsen sen bilirsin, olacakları sen düşün” dedikleri, takip eden günlerde de müştekiden şikayetinden vazgeçmesini istedikleri olayda, sanık ... hakkında da nitelikli yağma suçundan suç duyurusunda bulunulmasının ardından dava açılması sağlandıktan ve işbu dosya ile birleştirilmesinden sonra sanıkların eylemlerinin TCK'nın 149/1-c-d maddesi kapsamında kalıp kalmadığının değerlendirilerek hukuki durumlarının tartışılması gerektiği halde, suç vasfında hata yapılarak aynı Kanun'un 148/1. maddesi ile hüküm kurulması suretiyle eksik ceza tayini,
Kabule göre de;
2-10.12.2015 tarihli celsede, hakkında TCK’nın 106/1.c.1 maddesi uyarınca dava açılan sanığın TCK’nın 148/1 ve 35. maddeleri uyarınca ek savunmasının alınmasına karar verildiği, aynı zamanda karar celsesi olan bir sonraki celsede ise sadece birleştirme kararı ile iddianame okunarak ek savunmasının alınmadığının anlaşılması karşısında, sanığa usulüne uygun olarak ek savunma hakkı tanınmadan TCK'nın 148/1 ve 35/2. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı verilmek suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 226. maddesine muhalefet edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 18.01.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.