17. Hukuk Dairesi 2015/16476 E. , 2018/4273 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalılardan ..."e ait aracın karıştığı kaza sonucu müvekkilleri ... ve ..."nın oğlu, ..."nın kardeşi ..."in öldüğünü, kaza nedeni ile açılan tazminat davasının devam ettiğini, davalı ..."in murisin ölümünden 1 gün sonra kazaya karışan aracı mal kaçırma amacı ile 14.04.2014 tarihinde davalı ..."e devrettiğini 2918 sayılı Yasanın 85/2.maddesi gereğince de bu devrin iptali gerektiğinden muvazaalı satışın iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..., ... takibi ve aciz belgesinin olmadığını, kazadan sonra aracı tamir ettirecek ekonomik durumları olmadığından satmak zorunda kaldığını, mal kaçırma amacının olmadığını belirterek haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ..., iyiniyetli olduğunu aracı tedbir ve bir sınırlama olmadan aldığını, hasarlı olması nedeni ile tamir ettirdiğini bunun için masraf yaptığını, davalıyı tanımadığını, davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.
Mahkemece, davalılar arasında ... plakalı aracın devrine ilişkin satış işlemi 14/04/2014 tarihinde yapılmış olduğu, davacıların oğlunun 13/04/2014 tarihinde vefat ettiği, aracın devrinin vefat tarihinden bir gün sonraki ilk mesai günü yapılmış olmasının davalı tarafça yapılan araç satışının mal kaçırma gayesi ile yapıldığı kanaatine varıldığı, ayrıca 2918 sayılı ..."nun 85/2.maddesindeki Kaza
anı ile Cumhuriyet Savcılığınca trafik kaydı üzerine şerh düşülmesi arasında geçen süreler içinde kötü niyetle yapılan araç tescilleri hükümsüz sayılır düzenlemesi de dikkate alındığında, yasa hükmü gereği davalılar arasında aracın devrini sağlayan satış işlemi davacılar yönünden hükümsüz olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava BK"nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işemin iptaline ilişkindir.
HMK"nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur.
Somut olayda, dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla BK"nun 19 dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir. Öte yandan davacı tarafından aynı davalılar aleyhine aynı taşınmazla ilgili olarak tasarrufun iptali istemi ile ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/952 Esas sayılı dosyasından dava açılmış dava son olarak 2009/197 Esas 18.01.2013 tarihli Ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden bu davanın görülmesine bir engel teşkil etmemiştir. Bu nedenlerle mahkemenin davayı BK"nun 19.maddesindeki muvazaalı işlemin iptali olarak nitelemesi gerekirken, yazılı şekilde nitelemesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Öte yandan, muvazaalı işlemin iptali için işlemin iki tarafınında fikir birliği içinde olması gerekir.Somut olayda salt davalı ..."in mal kaçırma amacı ile hareket etmesi yeterli olmayıp, ..."in de borçlunun bu amaçla hareket ettiğini bilen veya bilmesi lazım gelen şahıslardan olduğunun ispatlanması gerekir.
Davacıların, davalı ... ile Dilek"in birbirlerini tanıdıkları, ..."in kazadan haberdan olduğu yönünde bir iddia ve ispat olmadığı gibi dosya içeriğinden de bu yönde bir delile rastlanmamıştır. Aracın satış bedeli ile gerçek değeri arasında bir oransızlıkta bulunmamaktadır. Kaldıki mahkemenin kabulünün aksine karara dayanak alınan 2918 sayılı
Yasa"nın 85/2.maddesine "şerh konuluncaya kadar kötüniyetli şahıslara yapılan satışların iptali" öngörülmüştür.
Bu halde mahkemece, üçüncü kişi ..."in kötüniyeti ispatlanmadığından davanın reddine karar vermesi gerekirken, 2918 sayılı Yasa"nın 85/2.maddesinin yanlış yorumlanması sureti ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 18.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verilmiştir.