14. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/18704 Karar No: 2017/2603 Karar Tarihi: 03.04.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/18704 Esas 2017/2603 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2016/18704 E. , 2017/2603 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.08.2012 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.11.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, paydaşı olduğu 6457 ada 1 parsel sayılı taşınmazın dava dışı önceki paydaşlarının paylarını davalıya satış yoluyla devrettiklerini, bildirim yapılmadığını ileri sürerek, önalım nedeniyle payların adına tescilini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. maddesi;– (1) Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur. Bu madde yargı mercileri tarafından hesaplanan akdi avukatlık ücret sözleşmelerinde uygulanmaz. Yine 492 sayılı Harçlar Kanunun 22. maddesine göre; Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır. Somut uyuşmazlıkta; mahkemece dosya temyiz incelemesi aşamasında iken davacının davadan feragat etmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de, davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına dava değeri olan 180.000,00 TL üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.