19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3403 Karar No: 2016/14137 Karar Tarihi: 31.10.2016
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/3403 Esas 2016/14137 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2016/3403 E. , 2016/14137 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin ticari ilişkilerinden doğan cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek haksız itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yetkili mahkemelerin ... Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davacının alacağı bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacı ve davalı şirketler arasında ticari ilişki olduğu, cari hesap alacağı nedeni ile davacı şirket tarafından davalı aleyhine 8000,00 TL asıl alacak 327,07 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.327,07 TL üzerinden ... İcra Müdürlüğü"nün 2014/3030 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, davalı şirketin takibe itiraz etmesi üzerine davacı şirketçe mahkememize süresinde itirazın iptali davası açıldığı, mahkememizce taraf defterleri üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırıldığı, davalı defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı anlaşıldığından defterlerin davalı lehine delil teşkil etmeyeceği kanaatine varıldığı, denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli bilirkişi raporuna göre, davacının davalıdan 8.000,00 TL alacaklı olduğu, takip tarihine kadar temerrüt oluşmadığı için işleyen faiz talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir. Dava, satış sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptaline ilişkindir. Davacının, satılan malın teslimini ve alacağın varlığını yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. Somut olayda, davacı-satıcı teslime ilişkin davalının veya çalışanının imzasını taşıyan teslim belgesi sunmamış, davalı defterlerinde de alacaklı lehine kayda rastlanmamıştır. Yerel mahkemece, yukarıda açıklanan ilke uyarınca bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanana nedenlerle yerel mahkeme kararının davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 31/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.