3. Ceza Dairesi Esas No: 2016/10523 Karar No: 2017/4532 Karar Tarihi: 12.04.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/10523 Esas 2017/4532 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın hakaret suçundan mahkumiyetine karar vermiştir. Ancak, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarına yönelik olarak, karar verilmeden dosyanın mahalline iadesine karar verilmiştir. Sanığın temyiz itirazları da kabul edilerek, TCK'nin 86/1, 86/3-e, 87/1-c-son maddesinde öngörülen cezanın alt sınırının 5 yıl hapis cezası olması nedeniyle, savunmasının yargılamayı yapan mahkemece alınması gerektiği gözetilmeyerek, savunmasının talimat yoluyla aldırılması suretiyle 5271 sayılı CMK'nin 196/2. maddesine aykırı davranıldığı, TCK'nin 29. maddesi uygulanırken ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği tespit edilemediği durumda sanığın cezasında 1/4 oranında indirim yapılması gerektiği halde, 1/2 oranında indirim yapılarak eksik ceza tayini yapıldığı, ve Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirtilerek, kararın bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/1, 86/3-e, 87/1-c-son, 29. ve 53. maddeleri,
3. Ceza Dairesi 2016/10523 E. , 2017/4532 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarına yönelik yapılan incelemede; O Yer Cumhuriyet savcısının temyizinin,sanık hakkında hakaret suçundan açılan dava nedeniyle bir karar verilmemesine yönelik olduğu anlaşılmakla ortada incelenecek bir hüküm bulunmadığından dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE; 2) Sanığın temyizine yönelik yapılan incelemede; Diğer temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine, ancak; 1) Sanığa isnat edilen 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-e, 87/1-c-son maddesinde öngörülen cezanın alt sınırının 5 yıl hapis cezası olması nedeniyle, savunmasının yargılamayı yapan mahkemece alınması gerektiği gözetilmeyerek, savunmasının talimat yoluyla aldırılması suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 196/2. maddesine aykırı davranılması, 2) TCK"nin 29. maddesi uygulanırken ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği tespit edilemediği durumda sanığın cezasında ¼ oranında indirim yapılması gerektiği halde, 1/2 oranında indirim yapılarak ve kabule göre de 2 yıl 1 ay yerine, 1 yıl 13 ay hapis cezası belirlenerek, sanığa eksik ceza tayini, 3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca CMUK 326/son maddesi gereğince ceza süresi yönünden kazanılmış hakkı saklı tutulmak suretiyle BOZULMASINA; 12.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.