Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/24106 Esas 2011/5264 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olup, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 27.04.2009 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Mahkemece ise borçlunun, Konya ili Kulu ilçesindeki  işyeri adresine gidileceğinin öğrenilmesi üzerine takipten haberdar olduğu,  takip dosyasında  Kulu İcra Müdürlüğü"ne 10.02.2009 tarihinde talimat  yazıldığı, tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin ise  7 günlük süre geçirildikten sonra  29.04.2009 tarihinde  yapıldığı   gerekçesiyle istemin reddedildiği görülmüştür.
7201 Sayılı Tebligat Kanununun 32.maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminde haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Hukuk Genel Kurulunun 12.02.1969 tarih ve 1967/172-107 sayılı kararında da benimsendiği üzere beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez.
Öte yandan, usulsüz tebliğe ilişkin şikayetin, İİK.nun 16/1 maddesi uyarınca borçlunun tebligatın usulsüzlüğünden haberdar olduğu tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir.
Somut olayda, borçlu vekili, 29.04.2009 tarihli şikayet  dilekçesinde usulsüz tebliğ  işlemini 27.04.2009 tarihinde  öğrendiklerini ileri sürmüş olup, Kulu İcra Müdürlüğü"ne 10.02.2009 tarihinde yazılan talimat infaz edilmemiştir. Bu durumda borçlunun ödeme emri tebliğ işleminden, bildirdiği tarihten daha önce haberdar olduğu, yazılı belge ile ispatlamadığından, borçlunun bildirdiği öğrenme tarihine göre şikayet yasal 7 günlük sürededir.
 O halde, mahkemece, şikayetin esası incelenerek, oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekir iken, istemin süre aşımı nedeniyle reddi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 01.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.