MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında, 5237 TCK"nun 58/7. maddesi gereğince mükerrirler hakkındaki infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmemesi isabetsizliği aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;
Ancak:
1- İddiaya konu sahtecilik eylemlerinin farklı tarihlerde yapıldığına ilişkin dosya kapsamında kesin delil bulunmadığı gibi, suça konu sahte plakaların, motorlu araç trafik ve tescil belgeleri ile nüfus cüzdanının aynı anda ele geçirilmiş olması karşısında, eylemin kül halinde TCK"nun 204/1. maddesinde düzenlenen "resmi belgede sahtecilik" suçunu oluşturacağı cihetle, sanığın güttüğü amaç ve saik, suç konusunun önemi, kastın yoğunluğu ve sahte belge sayısı ile çeşitliliği dikkate alınarak TCK"nun 61. maddesi uyarınca makul bir temel ceza tayini gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde sahte nüfus cüzdanı kullanma eyleminden ayrıca mahkumiyet hükmü kurulması,
2-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, sanık hakkında CMUK"nun 326/son maddesinin göz önünde bulundurulmasına 20.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.