14. Hukuk Dairesi 2016/17400 E. , 2017/2470 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.11.2012 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, karşı davada tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair verilen 25.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı-karşı davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 28.03.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. ... ile karşı taraftan davalı-karşı davacılar vekili Av. ... ile Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R
Davacı-karşı davalı vekili 14.11.2012 tarihli dilekçesi ile; 224 ada 2 parsel 291 m2 arsa cinsli taşınmazın maliki olduğunu, davalıların bu taşınmaza hiçbir haklı sebepleri olmaksızın müdahalede bulunduğunu ve halen de araziye müdahalelerinin devam ettiğini, herhangi bir muvafakatinin alınmadığını ileri sürerek ecrimisil hakları saklı kalmak kaydıyla, davalıların taşınmaza müdahalesinin önlenmesini istemiştir.
Davalılar ve karşı davacılar vekili, tarafların babalar... kardeş olduğunu, tarafların murislerinin babaları olan ..."ın sağlığında bütün erkek çocuklarına ev yaptığını, davalılar murisi ..."e de düğün evi olarak dava konusu yeri yaptığını, ..."in babası ile birlikte yaptığı bu eve 1965 yılında eşiyle birlikte girdiğini, yapılan evin arsasının ağabeyi ..."in adına 29.08.1956 tarihinde 1259 sayılı parsel olarak tescil edildiğini, 22.07.1978 tarihli gayrimenkul arsa satış senedi başlıklı harici satış senedi ile dava konusu 224 ada 2 parselin geldisi olan ... Kasabası Köy İçi Mevkii ... parseldeki taşınmazından ağabeyi ... kardeşi..."e evin bulunduğu alanı da kapsayan arsanının 500 m²"sini o gün için 100.000 TL bedel karşılığında sattığını, nizasız fasılasız iyi niyetli malik olarak oturduğunu, taşınmazın öncelikle bedelsiz olarak karşı davacılar adına tesciline veya takdir edilecek bedeli karşılığı mahsup yapıldıktan sonra davalı ... adına tapuda kayıtlı olan kaydının iptal edilerek karşılık davacı adlarına miras payları oranında tesciline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece 02.04.2014 tarihinde keşif yapılmış, tedavüllü tapu kayıtları, tanık beyanları, keşif rapor ve krokileri ile 22.07.2978 tarihli satış senedi değerlendirilmiş, tarafların murisleri arasında yapılan anlaşmaya göre tapulu taşınmazın harici sözleşme ile satıldığı, satışının geçerli olmadığı, buna göre dosyanın neticelendirileceği düşünüldüğünde adilane ve hakkaniyete uygun karar çıkmayacağı; harici satıma değer verilmesi gerektiği sonucuna varılmış, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacı ve karşı davalı ... ve vekili temyiz etmiştir
Asıl dava çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, karşı dava harici satın almaya dayalı tapu iptali ve tescil olmaz ise TMK 724 maddesine dayalı temliken tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın reddine harici satın almaya dayalı karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
Toplanan delillerden tüm dosya içeriğinden dava konusu davacı ve karşı davalı ... adına mirasen intikal ve taksim sonucu 31.01.2001 tarihinde kaydedilen 224 ada 2 parsel sayılı 391 m2 arsa cinsli taşınmazın geldi kaydının 1259 parsel sayılı taşınmaz olduğu, tapulama tutanağına göre 29.08.1956 tarihinde davacı ve karşı davalı ..."ın murisi babası ... adına senetsizden tapuya tescil edildiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 706, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca taşınmazların satışına ilişkin sözleşmelerin geçerliliği resmi şekil şartına bağlıdır. Bilindiği üzere ve kamu düzeni gereğince tapulu taşınmazların harici satışı geçersizdir. Öte yandan davalı taraf harici satın almaya dayalı olarak taşınmaz üzerine bina yapmakta iyiniyetli ise de belediyeden gelen cevabi yazıya göre taşınmazın ifrazı mümkün değildir. Hal böyle olunca Türk Medeni Kanununun 994. maddesi ve 10.07.1940 tarih 2/77 sayılı Yargıtay İBK uyarınca harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesi gereğince güncelleştirilerek, harici satış bedeli üzerinden davalı - karşı davacı taraf yararına hapis hakkı tanınmak suretiyle elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, karşı davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.480 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalı tarafa verilmesine yine 1.480 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacı tarafa verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28.03.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.