Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4563
Karar No: 2017/6831
Karar Tarihi: 18.10.2017

Resmi belgede sahtecilik ve yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4563 Esas 2017/6831 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Karar, Asliye Ceza Mahkemesi'nde gerçekleşen bir mahkumiyet durumunu ele almaktadır. İlk olarak, sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesi yapılmıştır. Temyiz, Anayasa Mahkemesi iptal kararı dikkate alınarak reddedilmiştir. İkinci olarak, sanığın yalan beyanda bulunmak suçundan mahkumiyetine yönelik temyiz incelemesi yapılmıştır. Bu suçun oluşması için resmi belgenin doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gerekmektedir. Bu nedenle, suçun başkasına ait kimlik bilgilerini kullanmak veya iftira suçu gibi diğer suçlarla ilişkili olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, hüküm bozulmuştur. TCK'nın 53. maddesi de Anayasa Mahkemesi iptal kararı dikkate alınarak yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: TCK'nın 53. maddesi, 206. maddesi, 267/1. maddesi ve 268/1. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2017/4563 E.  ,  2017/6831 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik ve yalan beyan
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1) Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde,
    5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı sebebin bulunmadığı, azaltıcı sebebin ise nitelik ve derecesi takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    2) Sanık hakkında yalan beyanda bulunmak suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde,
    TCK"nın 206. maddesindeki "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun oluşabilmesi için, sanığın açıklamaları üzerine oluşturulan resmi belgenin, bu beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gereklidir.
    TCK"nın 268. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için, failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması; TCK"nın 267/1. maddesinde tanımlanan “iftira” suçunun oluşması için ise, yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunmak suretiyle işlemediğini bildiği halde hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat etmesi gerekir.
    Somut olayda; yasadışı yollarla İran devleti topraklarından Türkiye Cumhuriyeti topraklarına giriş yaptığına dair yapılan ihbara istinaden .... Emniyet Müdürlüğü görevlileri tarafından yakalanan sanığın üzerinden.... adına sahte olarak düzenlenmiş Türkiye Cumhuriyeti nüfus cüzdanının ele geçirildiği, müteakiben yapılan adli işlemler sırasında kendisinin .....olduğunu beyan ederek bu isimle resmi evrak tanzimine ve bu isimle resmi belgede sahtecilik suçundanYüksekova 2.Asliye Ceza Mahkemesi"ne kamu davası açılmasına sebebiyet veren sanığın eyleminin, 5237 sayılı TCK"nın 268/1. maddesinde öngörülen “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde “ resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak” suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
    2)Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi gereğince sonuç ceza yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 18.10.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi