5. Ceza Dairesi 2013/12302 E. , 2014/3943 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 5 - 2013/255119
MAHKEMESİ : Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/05/2012
NUMARASI : 2012/181 Esas, 2012/256 Karar
SUÇ : Zimmet, resmi belgede sahtecilik
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık Hasan hakkında verilen cezanın tür ve miktarına nazaran 765 sayılı TCK"nın 33. maddesinin uygulanması hususunun hükümlülüğün yasal sonucu olarak infazda nazara alınması mümkün görülmüş, sanık O.. T.. hakkında sahtecilik suçundan kurulan hükümde temel ceza alt sınırdan belirlendiği halde cezanın teşdiden tayin edilmesine dair ifadeye yer verilmesi sonuca etkili görülmemiş; sanık Hasan hakkında hüküm kurulurken 765 sayılı TCK"nın 29/son maddesi uyarınca dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilip, olayın oluş şekli ve süresi, suç sayısı, suçların ağırlığı, sanığın kişiliği ve suçu sürdürmedeki ısrarlı tutumu, zimmete geçirilen miktar göz önüne alınarak temel ceza ve zincirleme suç nedeniyle yapılacak artırımın hak ve nesafete uygun bir şekilde belirlenmesi gerekirken, orantılılık ilkesine aykırı olacak ve gerekçe kısmındaki dosya kapsamına daha uygun düşen lehe yasa değerlendirmesine ilişkin uygulama ile çelişki oluşturacak biçimde takdirde hataya düşülmesi sonucu temel cezanın alt sınırdan çok az uzaklaşılarak belirlenmesi ve teselsül nedeniyle asgari oranda artırım yapılması, kabule göre de tayin edilen 13 yıl temel hapis cezasının aynı Yasanın 80. maddesi uyarınca 1/6 oranında artırılması sırasında 15 yıl 2 ay hapis cezası yerine 15 yıl 2 ay 15 gün, takdiri indirim yapılırken her iki miktarla da uyumlu olmayacak şekilde sonuç cezanın 12 yıl 7 ay 20 gün hapis cezası yerine 12 yıl 7 ay olarak eksik tayin edilmesi, sanık Orhan"ın resmi belgede sahtecilik suçunu 5237 sayılı TCK"nın 53/1-a maddesindeki yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle işlediği halde aynı maddenin 5. fıkrasının uygulanmaması, zimmet suçundan kurulan hükümde aynı Kanunun 53/1-a maddesinde yer alan tüm hak ve yetkilerin kullanılmasının yasaklanması yerine "kamu görevinin sağladığı hak ve yetkileri kullanmasının yasaklanmasına" şeklinde sınırlı uygulama yapılması ve sahtecilik suçundan verilen sonuç cezanın 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası yerine 2 yıl 13 ay 15 gün, zimmet suçundan verilen sonuç cezanın ise 7 yıl 9 ay 22 gün hapis cezası yerine 6 yıl 21 ay 22 gün şeklinde eksik belirlenmesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamış; yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık Hasan"ın 79.026 TL"yi zimmetine geçirdiği kabul edilmesine rağmen 765 sayılı TCK"nın 202/2. maddesi uyarınca nispi adli para cezasının belirlenmesinde 79.000 TL"nin esas alınması,
Teselsül eden zimmet suçundan dolayı tayin olunan adli para cezasının sağlanan yararın toplamı üzerinden verildiği gözetilmeyerek ayrıca 765 sayılı TCK"nın 80. madddesiyle artırıma tabi tutulması, takdiri indirimin de bu miktar üzerinden yapılması suretiyle fazla para cezasına hükmolunması,
Sanığın aynı Yasanın 219/son maddesi yerine daha kapsamlı olan 31. maddesi uyarınca memuriyetten müebbeten mahrumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık Hasan müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sanık hakkındaki hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden ve aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının A bendinde yer alan "237.000", "276.500", "230.416" ibarelerinin sırasıyla "237.078", "237.078", "197.565", "765 sayılı TCK"nın 31. maddesi" ibaresinin ise "765 sayılı TCK"nın 219/son maddesi" şeklinde değiştirilmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan sanık Hasan hakkındaki hükmün DÜZELTİLEREK, sanık Orhan hakkındaki hükümlerin ise doğrudan ONANMASINA, 08/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.