5. Ceza Dairesi 2014/849 E. , 2014/3942 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 5 - 2013/29159
MAHKEMESİ : Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 07/11/2012
NUMARASI : 2012/257 Esas, 2012/414 Karar
SUÇ : İrtikap
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dairemizin 24/04/2012 tarih ve 2012/2099 Esas, 2012/4184 Karar sayılı bozma ilamının hükümlerin esası incelenmeksizin verildiği gözetilerek yapılan incelemede;
Tanık ve müşteki beyanları, sanık savunmaları ve tüm dosya içeriğine göre, Gökçebey Kadastro Müdürlüğünde görevli sanıklar A.. Y.., A.. K.. ve M.. D.. ile Bakiler Köyü muhtarı olan sanık H.. E..’nun fikir ve eylem birliği içerisinde söz konusu köyde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda tanzim edilen tapu senetlerini 25/12/2004 günü hak sahiplerine muhtarlık binasında teslim ettikleri sırada “tapu parası” adı altında 4 (milyon) lira vermeleri gerektiğini, o gün bu parayı vererek tapularını almayanların bilahare Gökçebey Tapu Müdürlüğüne gittiklerinde tapuların her biri için 18 (milyon) lira ödemek zorunda kalacaklarını söyleyerek ilgililerden para topladıkları, keza Halis dışındaki sanıkların sonradan müdürlüğe gelerek tapusunu almak isteyen bir kısım kişilerden de aynı ad altında para aldıkları, bu şekilde köylülerden toplanan paranın 6.680 TL"ye ulaştığı, sanıklar tarafından kadastro müdürlüğünün ihtiyaçları için yapıldığı belirtilen harcamalara ilişkin faturalar toplamının 1.542,24 TL olması ve tapu almak için müracaat edenlerden belli bir tarife dahilinde para alınmasının rutin bir uygulama haline getirildiğinin anlaşılması karşısında, sanıkların eylemlerinin iştirak halinde zincirleme şekilde ikna suretiyle irtikap suçunu oluşturduğu, 5237 sayılı TCK"nın 40/2. maddesi uyarınca mevsimlik işçi statüsündeki sanık Muhammer’in suçtan ancak “yardım eden” olarak sorumlu tutulabileceği, irtikap edilen menfaatin toplam değeri, suç tarihi, mağdurların ekonomik durumları nazara alındığında 6352 sayılı Yasayla eklenen TCK"nın 250/4. maddesinin uygulanma şartları bulunmadığı da dikkate alınarak her bir sanık için bu Yasanın 250/2, 43/1 ve 765 sayılı TCK"nın 209/2, 80. maddelerine uyan eylemleri dolayısı ile ayrı ayrı uygulama yapılması ve ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılarak lehe olan kanunun belirlenmesi suretiyle yüklenen suçtan mahkumiyetleri yerine suç vasfının tayininde hataya düşülmesi sonucu görevi kötüye kullanma olarak kabul edilerek yazılı şekilde zamanaşımı nedeniyle düşme kararları verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.