17. Hukuk Dairesi 2017/5132 E. , 2018/4185 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının maliki olduğu müvekkili şirkete sigortalanan ... plakalı 19.06.2011 tarihinde ehliyetsiz ..."nin sevk ve idaresinde iken 2918 sayılı ... madde 7"ye aykırı hareket ederek seyir halinde olan ... plakalı araca çarparak maddi hasara ve çok sayıda kişinin yaralanmasına sebebiyet verdiğini, müvekkili şirketin kazada yaralanarak sürekli olarak sakat kalan ..."a başvurusu neticesinde aktüer incelemesi ile tespit edilen 69.155,00 TL hasar tazminatını 28.08.2014 tarihinde ödediğini, davalı ... poliçesi genel hükümlerini ihlal ettiğinden müvekkili şirketin ödemiş olduğu tazminat nedeni ile davalıya rücu hakkı doğduğunu belirterek 69.155,00 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu kazada zarar gören ... ile davalı ... ve sürücü ..."nin bir araya gelerek, ..."ya 30.000,00-TL ödemeyi taahhüt ettiklerini ve bu bedeli ödediklerini, ..."nın maddi ve manevi zararlarının kendilerince karşılandığını ve ..."nın ... Asliye Ceza Mahkemesinde haklarındaki ceza davası şikayetinden de vazgeçeceğini, 2918 sayılı ... madde 111 gereği ibra belgesi niteliğinde olan bu belgenin iptalinin iki yıl içinde istenebileceğini, ibra tarihinin 24/12/2012 olduğunu, davacının ödeme yaptığı tarihin ise 28/08/2014 olması nedeniyle bu sürenin geçtiğini ve bu nedenle ödenen bedelin kendilerinden rücuen talep
edilemeyeceğini, ehliyetsiz araç kullanmanın tek başına rücu sebebi olamayacağını, rücu şartlarının oluşabilmesi için ağır kusurlu sayılmaları gerektiğini beyanla davanın esastan reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile 69.155,00.-TL"nin ödeme tarihi olan 28/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıda (2)nolu bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava; sigorta şirketi tarafından sigortalısı aleyhine açılmış olan ve zorunlu trafik sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat davasıdır.
Mahkemece Sigorta Hukuku bilirkişisinden alınan rapor hükme esas alınmış ise de bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir. Mahkemece tarafların kusuru bakımından değerlendirme yapılmak üzere dosya içerisinde gerekçeli karar örneği bulunan ... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2011/483 esas, 2013/649 karar sayılı dosyasının getirtilerek kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılması ve kazanın meydana gelmesinde tarafların ne oranda kusurlu olduğu konusunda uzman bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Ayrıca; kaza neticesinde ..."nın maruz kaldığı yaralanma nedeniyle herhangi bir maluliyet raporu da alınmaksızın davacı tarafça ibraz edilen 26.06.2014 tarihli engelli sağlık kurulu raporu ve yine davacı tarafça ibraz edilen 12.08.2014 tarihli ... Uzmanı Uz. Dr. ... tarafından düzenlenen rapordaki %22 maluliyet oranına istinaden hazırlanan bilirkişi raporu uyarınca tazminata hükmedilmiştir.
Bu durumda, mahkemece kazayla ilgili varsa dosya içerisinde bulunmayan diğer tedavi evrakları da celbedilerek yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri
doğrultusunda ... Kurumu 3. İhtisas Dairesi"nden elverişli bilirkişi raporu alınarak maluliyet oranının belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 17/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.