2. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/21205 Karar No: 2016/1636
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/21205 Esas 2016/1636 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2015/21205 E. , 2016/1636 K. "İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN: MAHKEMESİ : 7. Aile Mahkemesi TARİHİ : 19/02/2015
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı; eşinde bulunmaması onunla birlikte yaşamayı kendisi için çekilmez duruma sokacak derecede önemli bir nitelikte yanılma (TMK m. 149/2) ve davacı eş veya alt soyunun sağlığı için ağır tehlike oluşturan bir hastalığın kendisinden gizlenmesi (TMK m. 150/2) gereğince nispi butlan sebebiyle evliliğin iptali isteminde bulunmuştur. Mahkemece, Türk Medeni Kanununun 149/2. maddesinin şartlarının oluştuğu gerekçesi ile dava kabul edilmiştir. Davacı erkek, davalı kadının tedavisi olmayan bir ruhsal hastalığı olduğu sebebine dayandığına göre, mahkemece, tam teşekküllü bir devlet hastanesi ya da üniversite hastanesinden davalı kadının, davacı erkek ya da alt soyu için ağır bir tehlike oluşturan bir hastalığının bulunup bulunmadığının heyet raporu alınarak tespiti sağlanıp delillerin bu çerçevede değerlendirilip, sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. 2-Boşama veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, malların yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re"sen) almak zorundadır (TMK m. 169). Bu önlemlerin alınması için tarafların kusurlu olup olmadıklarına bir unsur olarak Yasada yer verilmemiş, hangisinin daha az ya da çok kusurlu olduğunun belirlenmesi yönünde bir koşul öngörülmemiştir. Bu bakımdan kusur durumuna bakmaksızın davanın en başında bu geçici önlemleri alması ve buna bağlı olarak tarafların ekonomik ve sosyal durumlarını tespit edip uygun ve geçici nitelikte bir tedbir nafakası takdir etmesi gerekir (H.G.K"nın 02.11.2011 günlü, 2011/20533 esas, 670 karar sayılı kararı). O halde davalı yararına dava süresince geçerli olacak şekilde uygun miktarda tedbir nafakası takdir ve tayin edilmelidir. Bu husus nazara alınmadan isteğin reddi doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentte gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre nispi butlana yönelik diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.03.02.2016(Çrş.)