17. Hukuk Dairesi 2015/9886 E. , 2018/4175 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 26.01.2010 tarihinde, müvekkilinin malik ve sürücüsü bulunduğu aracı ile karıştığı kazada hayatını kaybeden Sevim Dinçer mirasçılarına mahkeme kararı ile 88.000,00 TL manevi tazminat ödenmesine karar verildiğini, taraflar arasında protokol düzenleyerek 75.000,00 TL ödenmesi konusunda anlaşıldığını ve ödemenin yapıldığını, kaza tarihinde müvekkili ile davalı ... arasında 14/05/2009 tarihli kasko sigorta sözleşmesi bulunduğunu, primlerin eksiksiz ödendiğini, kaza başına 50.000,00 TL limitli olarak ihtiyari mali sorumluluk teminatının da bulunduğunu, sigorta şirketine yapılan müracaatın, "İhtiyari mali mesuliyet teminatı içinde manevi tazminatın bulunmaması" gerekçesi ile talebin reddedildiğini, poliçesi düzenlenirken sigorta acentesi tarafından manevi tazminatın sigorta kapsamında bulunmadığı, manevi zarar kaleminin ayrı bir anlaşma yapılması halinde sigorta kapsamı içerisinde yer alacağı hususları hakkında bilgi verilmediğini, tüm risk ve muhtemel zararların sigorta kapsamı içinde yer aldığının bildirildiğini belirterek, bilgilendirmeye yönelik yönetmelik hükmüne riayet etmeyen davalı ... şirketinin yasalara aykırı davrandığını, bu nedenle müvekkilinin sigorta sözleşmesi ve yasaların yüklediği sorumluluklar kapsamında 50.000,00 TL kısmi zararının davalıdan başvuru tarihi olan 20/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın zamanaşımı nedeniyle usulden reddini, davacı adına kayıtlı araç için kaza dönemini kapsar şekilde müvekkili şirket nezdinde kasko poliçesi bulunduğunu, ancak davacının manevi tazminat talebinin teminat kapsamı
dışında olduğunu, kasko poliçesinde manevi tazminatla ilgili teminat sorumluluğu bulunmadığı gibi kasko sigortası genel şartları ile ve poliçe hükümlerine göre sigortanın sadece maddi zararları teminat altına aldığının yazılı olduğu ihtiyari mali mesuliyet teminatı içerisinde manevi tazminatla ilgili herhangi bir teminat bulunmadığını, kasko sigorta poliçesi düzenlendikten sonra herhangi bir itirazda bulunulmadığını, ek protokol hazırlanmasının istenmediği, ihtirazi kayıt konulmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, sigorta poliçesi içeriği, kara taşıtları kasko sigortası genel şartları gözetildiğinde ve davacının kasko poliçesini aldıktan sonra teminat içerisinde bulunan davalı sorumluluklarının içerisinde manevi zararların karşılanması yönünde davalının manevi tazminat sorumluluğu bulunmadığını gördüğünde davalıya herhangi bir itiraz ve talepte bulunmaması, ek protokol zeyilname yapılmasını istememesi veya poliçeye ihtirazi kayıt koymaması nedeni ile, kasko sigorta poliçesi ile teminat altına alınmayan manevi zararlardan davalıyı sorumlu tutması mümkün olmadığı gerekçesi ile, 14/05/2009 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kaskolay (şahıs oto) sigorta poliçesi kapsamı ve kara taşıtları kasko sigortası genel şartları ve tüm dosya kapsamı itibarı ile sübut bulmayan ve yerinde görülmeyen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle kara taşıtları kasko sigortası genel şartları ve sigorta poliçesi içeriği dikkate alındığında, manevi zararların teminat altına alınmadığı, davacının konu ile ilgili itirazının bulunmadığı, ek protokol zeyilname yapılmasını istemediği ve poliçeye ihtirazi kayıt koymadığının anlaşılmasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 8,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 16/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.