Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/8678 Esas 2017/6805 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8678
Karar No: 2017/6805
Karar Tarihi: 18.10.2017

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/8678 Esas 2017/6805 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararda, sanığın daha önce Erzincan 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından dolandırıcılık suçu nedeniyle hapis cezasına çarptırıldığı ve bu durumun tekerrür esası olarak kabul edildiği belirtilmiştir. Ancak, sonradan yapılan değişiklikler nedeniyle, dolandırıcılık suçunun uzlaşma kapsamına alındığı ve bu durumda davanın düşmesi ihtimali olduğu vurgulanmıştır. Bu nedenle, tekerrür esası yerine resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın cezalandırılması gerektiği kararlaştırılmıştır. Kararda, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hakların uygulanması konusunda Anayasa Mahkemesi kararına atıfta bulunulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi,
- 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 34. maddesi,
- TCK'nın 157/1. maddesi,
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu'nun 321. ve 322. maddeleri.

11. Ceza Dairesi 2015/8678 E. , 2017/6805 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Adli sicil kaydına göre, sanığın daha önce Erzincan 2. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2012/22 E., 2012/289 K. sayılı ilamı ile iki yıl altı ay hapis ve 3740 TL adli para cezasına mahkum edildiği ,kararın 6.6.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla tekerrüre esas alındığı, buna karşılık ilamın TCK’nın 157/1. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile değişik CMK’nın 253/1. maddesi uyarınca, 5237 sayılı TCK’nın 157/1. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçunun uzlaşma kapsamına alınması ve uzlaşma gerçekleştiğinde davanın düşmesine karar verilmesi ihtimalinin bulunması karşısında; bu mahkumiyet yerine sanığın tekerrür oluşturan Erzurum 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2007/342 Esas ve 2009/11 Karar sayılı mahkumiyet hükmünün tekerrüre esas alınması, gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA;ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Yasa"nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından TCK"nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümden tekerrüre esas alınan kararla ilgili kısmın çıkartılarak,yerine""Erzurum 1.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2007/342 Esas, 2009/11Karar sayılı kararı ile resmi belgede sahtecilik suçundan iki yıl altı ay
hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanığın cezasının 19.03.2013 tarihinde kesinleştiği” ibaresi eklenmek suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,18.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.