17. Ceza Dairesi 2019/6397 E. , 2020/1400 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, düşürülmesi
Yerel mahkemece sanıklar hakkında hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz incelenmesinde;
Sanık ...’ın adli sicil kaydında tekerrüre esas birden fazla ilam olup en ağır cezayı içeren Kemalpaşa Asliye Ceza Mahkemesinin 09/09/2008 kesinleşme tarihli 2007/637 Esas ve 2008/563 Karar sayılı 1 yıl 8 ay hapis cezasına ilişkin ilam yerine daha hafif cezayı içeren ilamının tekerrüre esas alınması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanık ...’ın tekerrüre esas alınan Kemalpaşa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/326 Esas ve 2012/689 Karar sayılı ilamının sanığın 18 yaşından küçükken işlediği bir suça ait olması karşısında, 5237 sayılı TCK"nun 58/5. maddesi gereğince tekerürre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
2-5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yasa"nın 108/4, 5, 6. fıkralarına göre denetim süresini belirleme ve gerektiğinde uzatma görevi, hükmü veren mahkemeye değil, hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarını da değerlendirerek koşullu salıverme ile ilgili kararı verecek mahkemeye aittir. Buna göre; hüküm kurulurken mükerrir olan sanıklar hakkında TCK’nun 58/7. maddesi uyarınca “Mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra da denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken, denetimli serbestlik tedbirinin süresinin de belirlenmesi,
3-T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak; sanık ... hakkında kurulan hükümde tekerrür uygulamasının yapıldığı kısımların çıkartılması, ayrıca sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hüküm fıkralarından, tekerrür ile ilgili bölümden sonra gelen “Cezanın infazından sonra sanık hakkında 1 yıl denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına,” cümlelerinin çıkartılarak yerine “İnfazdan sonra sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” cümlelerinin yazılması, T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle; hüküm fıkrasından TCK"nun 53. maddesinin uygulanmasına yönelik bölümün çıkartılması ile yerine “TCK"nun 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanıklar hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz talebinin incelenmesinde;
1-Sanıkların üzerine atılı iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçuyla ilgili olarak, olay yeri inceleme raporu ve mağdurun kollukta alınan beyanına göre, hırsızlık yapılan yerin depo olarak kullanıldığının anlaşılması karşısında, salt eşyaların muhafazası için kullanılan, herhangi bir ticari faaliyetin yürütülmediği ve/veya bir iş yerinin eklentisi niteliğinde olmayan yere girilmesinin iş yeri dokunulmazlığı suçunu oluşturmayacağı gözetilmeden, sanıklar hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından beraat kararı yerine, düşme kararı verilmesi,
2-Dosya kapsamında sanıkların üzerlerine atılı mala zarar verme suçlarını, hırsızlık suçunu işlemek amacıyla gerçekleştirdiklerinin anlaşıldığı, 5237 sayılı TCK"nun 142/4. maddesinde de belirtildiği üzere "Hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla konut dokunulmazlığının ihlali veya mala zarar verme suçunun işlenmesi halinde, bu suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesi için şikayet aranmaz" düzenlemesinin bulunduğu, bu nedenle sanıkların üzerine atılı hırsızlık suçunu işlemek amacıyla gerçekleştirdikleri mala zarar verme suçunun şikayete tabi olmadığı, mağdurun kovuşturma aşamasında şikayetlerinden vazgeçmesi nedeniyle, sanıkların üzerine atılı mala zarar verme suçundan şikayet yokluğu nedeniyle düşme kararı verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 03.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.