19. Hukuk Dairesi 2016/4823 E. , 2016/13997 K.
"İçtihat Metni"
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ :....Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 11/02/2015
NUMARASI : 2014/333-2015/50
DAVACI : ....
DAVALILAR : 1-Yeni Ünvan: ... (Eski Ünvan: .....) vek. Av. ... 2-.... vek. Av. ...
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı .... yönünden davanın reddine, davalı .....yönünden davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından duruşmalı ve davalı .... vekili tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmiştir. Belli günde davacı vek. Av. ... ve davalı ....vek. Av. ...."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında 01.12.2005 tarihinde sözleşme imzalandığını, davalı şirketin alım taahhüdünde bulunduğunu, taahhüde uyulmadığı takdirde 97.250 USD cezai şart ödeneceğinin kararlaştırıldığını, 15.02.2008 tarihinde de ek sözleşme imzalandığını, bu sözleşmede de ana sözleşmedeki cezai şarta ek olarak 45.700 USD cezai şart öngörüldüğünü, yine taraflar arasında imzalanan 12.03.2010 tarihli sözleşmede de 70.800 USD cezai şart kararlaştırıldığını, sözleşmede ayrıca davalı ....."ın davalı şirketin müvekkiline olan tüm borçlarının 70.800 USD"ye kadar olan kısmından sorumlu olacağının kararlaştırıldığını, davalı şirketin alım taahhüdüne uymadığını, davalılara cezai şartın ödenmesi için ihtarname gönderildiğini ileri sürerek, 213.750 USD (davalı .... sorumluluğu 70.800 USD kefalet miktarı ile sınırlı olmak üzere) cezai şart alacağının ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ..... vekili, müvekkilinin davalı şirketin hissedarı olduğunu, müvekkilinin sözleşmelerin tarafı olmadığını, sözleşmeleri kefil sıfatıyla imzalamadığını, sözleşmedeki imzalar şirket kaşesi altına atılmış olduğundan şirket tüzel kişiliğini ilzam ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ..... vekili, müvekkili ile davacı arasında imzalanan sözleşmelerdeki alım taahhütlerinin yerine getirildiğini, taraflar arasındaki alışverişin ..."e kadar devam ettiğini, müvekkilinin bu tarihten sonra davacıdan malzeme talep ettiğini, zamanında ödeme yapılmadığı gerekçesiyle malzemenin gönderilmediğini, müvekkilinin haklı olarak sözleşmeden cayma hakkını kullandığını, davacı tarafından sözleşmenin ihlal edildiğini, müvekkilinin cezai şarttan sorumlu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davalı şirketin sözleşmede taahhüt edilen miktarda ürün almadığı, sözleşmeden doğan asgari ürün alım taahhüdünün ihlal edildiği, her ne kadar davalı tarafından ürün sipariş taleplerinin davacı tarafından yerine getirilmediği ifade edilmiş ise de bu konuda davacının temerrüde düşürüldüğüne dair herhangi bir belge ve delil sunulmadığı ve bu hususun davalı tarafından ispatlanamadığı, 12.03.2010 tarihli sözleşmede her ne kadar davalı ...."ın adı ve imzası bulunmakta ise de sözleşmede taraf olarak adı geçmediği, imzanın sadece diğer davalı şirketi temsil ve ilzam için atıldığı, davalı ...."ın cezai şarttan sorumlu tutulamayacağı, davacının davalı şirketten 70.800 USD cezai şart isteyebileceği, bu miktarın davalı şirketin mahvına sebep olmayacağı gerekçesiyle davalı .... yönünden davanın reddine, davalı ..... yönünden davanın kısmen kabulüne, 128.742,00 TL"nin 03.05.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin ve davalı .... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan taraflar yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin yek diğerinden alınarak bir diğerine ödenmesine, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 26/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.