21. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/1522 Karar No: 2015/7461 Karar Tarihi: 17.03.2015
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/1522 Esas 2015/7461 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2015/1522 E. , 2015/7461 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, iş kazası nedeniyle sigortalının maddi ve manevi tazminat istemine istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava ehliyeti, gerçek ve tüzel kişinin kendisinin veya yetkili kılacağı bir temsilci veya vekil aracılığı ile bir davayı takip etme ve usuli işlemlerini yapabilme ehliyetidir. Dava ehliyeti dava şartlarından olup davaya bakan hakim tarafından kendiliğinden gözönünde tutulması gerekir. Limited şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Fesih ve tasfiye işlemi, bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eder. Tüzel kişiliğini kaybeden limited şirketlere davada husumet tevcih edilebilmesi için şirketin yeniden ihyasına gidilerek yargılamanın limited şirket tüzel kişiliğine karşı devamının sağlanması gerekmektedir. Taraf sıfatının bulunmaması halinde dava, sıfat yokluğundan (husumet yönünden) reddedilecektir. Tüzel kişiliği sona eren şirketin ihyası için tasfiye memuru ile Ticaret Sicili"ne husumet yöneltilerek görevli Asliye Ticaret Mahkemesi"nde ayrı bir dava açılması için davacı tarafa HMK"nın 52. ve 54. maddeleri hükümleri uyarınca uygun bir önel verilmelidir. Dava açıldığı, takdirde ve alınacak sonuca göre eldeki davaya devam edebilme olanağı bulunduğu belirlendiğinde, tüzel kişiliğe tebligat yapılarak, usulüne uygun şekilde taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilerek davanın sonuçlandırılması gerekir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden, Ankara Ticaret Sicil Memurluğu"nun 10.10.2014 tarihli yazı cevabında davalı... İnş. Elektrik Taah. Tic. Ltd. Şti. "nin 21.06.2005 tarihinde tasfiyeye girdiğinin, tasfiye memuru olarak ..."ın atandığının, şirketin 31.10.2006 tarihinde tasfiye kapanışı yaparak kaydının silindiğinin belirtildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda; davalı şirketin tasfiyeye girdiğinin anlaşılmasına göre, tasfiye işleminin neticelenip neticelenmediğinin araştırılarak, neticelenmemişse tasfiye memuruna dava dilekçesinin tebliğ edilmesi, tasfiye işlemi tamamlanarak şirketin sicilden terkin edildiğinin anlaşılması halinde de açılan davada pasif husumetin kendisine yöneltilebilmesi için yukarıda açıklandığı üzere yeniden şirketin ihyasının sağlanması hususunda davacı tarafa önel verilerek, neticesine göre karar verilmesi yerine, tüzel kişiliğinin sonlanıp sonlanmadığı anlaşılamayan ... İnş. Elektrik Ltd. Şti. aleyhine açılan davada yargılamaya devam olunarak yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır. Yapılacak iş, tasfiye işlemi neticelenmemiş ise tasfiye memuruna dava dilekçesinin tebliğ edilmesi, neticelenerek sicilden terkin işlemi yapılmış ise davalı limited şirket ile ilgili olarak ihyasını sağlamak üzere davacıya süre vererek, taraf teşkilini sağlamak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, temyiz eden davacılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacılara iadesine, 17/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.