17. Ceza Dairesi 2015/25940 E. , 2018/5266 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, örgüte üye olma
HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak suçlarından 5271 sayılı CMK"nın 223/2-e maddesi gereğince beraatlerine dair kurulan hükümlerin incelemesinde;
Suç işlemek amacı ile örgüt kurmak, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak suçlarından katılanın doğrudan zarar görmediği ve katılan sıfatını almasının mümkün bulunmadığı, bu nedenle katılan vekilinin hükmü temyize hakkının olmadığı anlaşıldığından, tüm sanıklar için suç işlemek amacı ile örgüt kurmak, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak suçlarına ilişkin kurulan hükme yönelik katılan ... vekilinin temyiz isteminin CMUK"nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE,
II-Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme, sanık ... hakkında mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Hak yoksunluklarına hükmedilirken yanılgılı hüküm kurulmuş ise de, mahkumiyetin kanuni sonucu olarak infaz evresinde resen ve doğru olarak, TCK"nın 53. maddesinin 1 ila 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde uygulanması mümkün görüldüğünden ve Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ... ve müdafiinin, sanıklar ... ve ... müdafiinin, sanıklar ..., ... ve ... ile katılan ... vekinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
III-Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan, sanık ... hakkında hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından, sanık ... hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Dosya içerisinde bulunan görgü tespit tutanağında, çift kapılı çelik kasanın kapılarının açık, kasayı kilitleyen kasa dillerinin her iki kapakta dışarıda, bu anahtar deliklerinin yakınında sonradan açılma matkap deliğine benzer birer adet deliklerin bulunduğu, sağ kapı üzerinde ayrıca şifre kolunun olduğu, kasa kilit dillerinin kilitli şekilde bulunduğunun belirtildiği, kasanın anahtar deliğine anahtar, taklit anahtar veya sair alet sokularak açılmasının söz konusu olmadığı, mahkeme tarafından da kasanın tahrip edildiğinin kabul edildiği, sanıkların matkap yardımı ile kasayı açtıkları anlaşılmakla suçun işleniş biçimi, suçun konusunun önem ve değeri dikkate alınarak TCK"nın 61. maddesi gereğince asgari hadden uzaklaşılarak TCK"nın 142/1-b maddesi gereğince cezalandırılmaları gerektiği halde suç vasfında hataya düşülerek TCK"nın 142/2-d fıkrasına göre hüküm kurulması,
2-Sanık ... hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçu açısından, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250, 2009/13 sayılı kararında da belirtildiği üzere hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin objektif koşullarından birisi de suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi olduğu ancak herhangi bir zararın doğmadığı veya zarar doğurmaya elverişli bulunmayan suçlar yönünden bu koşulun aranmayacağı, işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı gözetilmeden, adli sicil kaydına göre suç tarihinde sabıkasız olduğu anlaşılan sanığın “Kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurulup yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususundaki kanaat” ile hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerekirken “Katılanın zararı giderilmediğinden...” şeklindeki yetersiz ve yasal olmayan gerekçe ile işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
3-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan dolayı kurulan hükümde "Sanığın kişiliği ve sanığa verilen cezanın sanık üzerindeki olası etkileri" sanık lehine takdiri indirim nedeni olarak kabul edilerek TCK"nın 62. maddesi gereğince sanığa verilen cezada 1/6 oranında indirim yapıldığı halde, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından dolayı kurulan hükümlerde "Sanığın güncel sabıka kaydında tekerrüre esas olmayan birçok suçtan sabıkasının bulunduğu ve hakkında verilmiş hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının bulunduğu nazara alınarak sanığın suç işlemeye meyilli kişiliği ve suç işlemeyi alışkanlık haline getirmesi nedeniyle" sanık hakkında takdiren TCK"nın 62. maddesinde düzenlenen takdiri indirim hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmek suretiyle çelişkiye düşülmesi,
4-Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, ve yine T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... müdafilerinin, sanık ... ve müdafiinin, sanıklar ... ve ... müdafiinin, sanıklar ..., ... ve ... ile katılan ... vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 16.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.