Esas No: 2021/5547
Karar No: 2022/230
Karar Tarihi: 19.01.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/5547 Esas 2022/230 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, nitelikli hırsızlık suçundan mahkum edilmiştir. Dosya temyiz edildiğinde yer Savcısı, sanık hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçu yönünden açılan bir dava bulunmadığı ve temyiz incelemesine tabi verilmiş bir hüküm de bulunmadığı gerekçesiyle temyiz inceleme istemini reddetmiştir. Sanığın müdafi de konut dokunulmazlığını ihlal suçundan zamanaşımı süresi içerisinde işlem yapılması olanaklı görüldüğünü belirterek, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi için sağlık kurulu raporu alınması gerektiğini savunmuştur. Ayrıca, dosya kapsamında mevcut dilekçeye göre, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmemesi de eleştirilmiştir. Mahkeme sonuç olarak, sağlık kurulu raporu alınmadan tek hekim raporu ile yetinilmesine ve etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına ilişkin sorunlar nedeniyle kararı bozmuştur. Dosya içeriği, gerekçeler ve hakimin takdirine göre, suçların sanık tarafından işlendiği kabul edilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 32. maddesi (Bir Akıl Hastalığı Bulunup Bulunmadığına İlişkin Sağlık Kurulu Raporu)
- 5237 say
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli hırsızlık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I- O yer Savcısının temyiz itirazının incelenmesinde;
Temyiz konusu 25/02/2016 gün ve 2014/174 Esas, 2016/133 Karar sayılı hükümde; sanık ... hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçu yönünden açılan bir dava bulunmadığı gibi, temyiz incelemesine tabi verilmiş bir hüküm de bulunmadığından, o yer Cumhuriyet Savcısının, sanık hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçu yönünden temyiz inceleme isteminin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Sanık ... müdafiinin temyiz itirazının incelenmesinde;
Sanık hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçundan zamanaşımı süresi içerisinde işlem yapılması olanaklı görülerek yapılan incelemede;
15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 10. maddesiyle 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-Sanığın Adli Tıp Kurumu İhtisas Kurulu'na veya tam teşekküllü Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'ne ya da üniversite hastanelerinin ilgili bölümlerine sevki ile suç tarihi itibarıyla işlediği fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılamasını engelleyen ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğini önemli derecede azaltan 5237 sayılı TCK'nın 32. maddesi kapsamında herhangi bir akıl hastalığı bulunup bulunmadığına sağlık kurulu raporunun aldırılarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi yerine tek hekim raporu ile yetinilmesi;
Kabule göre de;
2-Dosya kapsamında mevcut 28.01.2015 havale tarihli dilekçeye göre; mağdurların zararlarının kovuşturma evresinde giderildiğinin anlaşılması karşısında sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/2. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 19.01.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.