11. Hukuk Dairesi 2016/12212 E. , 2017/7609 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 25/03/2015 tarih ve 2014/377-2015/219 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin Çetinkaya Holding A.Ş, Çetinkaya Mensucat Sanayi ve Ticaret A.Ş, Saray Örme ve Konfeksiyon Sanayi ve Ticaret A.Ş, Saray Faktoring Anonim Şirketi ve Süperteks Konfeksiyon Sanayi ve Ticaret A.Ş"nde sahibi bulunduğu hisseleri hisse devir ve temlik sözleşmesi ile davalıya devrettiğini, ancak davalının nakden ve tamamen ödenmesi öngörülen devir bedelini kısmen ve taksitler halinde ödediğini, şirket işleyişinden haberdar olmadığı için hisselerini olması gerekenden daha düşük bedelle devrettiği, hilenin söz konusu olduğunu ileri sürerek şirketlerin hisse ve devir sözleşmelerinin iptalini, bu mümkün olmadığı takdirde, temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte en az 8.558.700,00 alacağa hükmedilmesini, sözleşmelerin iptali halinde müvekkiline yapılan kısmi ödemenin iadesi için tevdii mahalli tayin edilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili; davacı ile müvekkili arasında 07/01/2010 tarihinde bir anlaşma metni, 5 adet temlik anlaşması ve hisse bedellerinin ödenme şeklini ve vadelerini belirten 07/01/2010 tarihli ve 28/07/2010 tarihini taşıyan iki adet protokol imzalandığını, tarafların kendi aralarında bu ödemelerin belli bir takvime bağlanmasını kararlaştırdıkları 07/01/2010 ve 28/07/2010 tarihli protokollerle 8 adet 1.000.000TL ve bir adet 500.000 TL senedin verilmesini kararlaştırıldığını, geri kalan rakamın elden makbuz karşılığında ve banka havaleleri ile ödendiğini, davacının yönetim kurulu başkan yardımcısı olup şirketlerin iş ve işlemlerinden haberdar olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında yapılan hisse devir ve temlik sözleşmesinde her ne kadar devir bedellerinin naklen ve peşinen ödendiği belirtilmiş ise de daha sonra imzalanan ek protokollerle ödeme şeklinin vadeye bağlandığı, protokol çerçevesinde 6.090.000 TL nin davacıya ödnediği, davacının elinde halen vadesi gelmemiş toplam 4.500.000 TL değerinde 5 adet senet bulunduğu, vadesi gelip de ödenmeyen senedin olmadığı, davacının temerrüde dayanan dönme talebinin yerinde olmadığı, davacının sözleşme ve diğer belgelerdeki tarihlerin davalı tarafından davacı iradesi dışında hilafına doldurulduğu iddialarının da yazılı delille ispatlanamadığı gibi hileye dayalı iddilarının da sübut bulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,20 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 26/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.