17. Hukuk Dairesi 2015/16487 E. , 2018/4132 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; Müvekkiline ait spor tesisinin davalı ... tarafından tüm hasarlara karşı sigortalandığını, spor tesisinde rüzgardan dolayı çadır brandanın 07/01/2013 tarihinde yırtılarak düştüğünü ve kullanılamaz hale geldiğini; spor tesisinde oluşan bu zarar bedeli olan 5.019,00 TL"nin zararın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek en ... ticari faiziyle birlikte davalı ... tarafından tazminini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; zarar gören branda için 5.000,00 TL teminat verildiği, teminat bedelinin toplam 25.000,00 TL olduğu ayrıca poliçenin 3. Sayfasında fırtına klozunun bulunduğu, "Yangın sigortası genel şartları hükümleri saklı kalmak kaydıyla, yağmur, kar, dolu ile beraber olsun olmasın münhasıran fırtına (10 metre yükseklikte hızı saniyede 17,1 metre "7 bofor" dan fazla esen rüzgarlar) veya fırtına sırasında rüzgarın sürüklediği veya attığı şeylerin çarpması sonucu sigortalı şeylerde doğrudan meydana gelecek zararlar teminat ile ilave edilmiştir.". Bu Kloza göre 17,1 m/s"nin altındaki rüzgarların kapsam dışı olduğundan bahisle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; olay günü ..."da ölçülen rüzgar değerlerinin fırtına sayılabilecek aşamaya ulaşmadığı, ölçülen en ... rüzgarın 13 m/s olduğu bununda sigorta poliçesinde bulunan fırtına klozuna dahil olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, işyeri sigorta poliçesi gereği tazminat istemine ilişkindir.
Davacı taraf, davalı ile aralarındaki işyeri sigorta poliçesinde ek teminat verilen fırtına rizikosu nedeniyle oluşan zarardan davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle alacak isteminde bulunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan 26/05/2015 tarihli meteoroloji mühendisi raporunda;Olay günü ... Meydan istasyonuna göre; gün içerisindeki maksimum rüzgar hızının 30,6 km/saat yani 5 bofor sert rüzgar, 46,08 km/saat yani 6 bofor kuvvetli rüzgar oluştuğu, ancak bu istasyonun ölçtüğü değerlerin istasyon binasının bulunduğu konum itibariyle düz bir alanda kurulu olup,zarar gören sigortalı işyerinin ise; açık alanda ölçüm yapılan istasyondan daha yüksekte, etrafında rüzgarı engelleyici bir şeyin olmadığı da göz önüne alınırsa rüzgar değerinin daha şiddetli olması kuvvetle muhtemel olduğu belirtilmiştir. Daha sonra düzenlenen heyet raporunda da; Poliçe ile fırtına klozu Yangın sigortası genel şartları hükümleri saklı kalmak kaydıyla, yağmur, kar, dolu ile beraber olsun olmasın münhasıran fırtına (10 metre yükseklikte hızı saniyede 17,1 metre "7 bofor" dan fazla esen rüzgarlar) veya fırtına sırasında rüzgarın sürüklediği veya attığı şeylerin çarpması sonucu sigortalı şeylerde doğrudan meydana gelecek zararlar “ olarak tanımlandığı, sigortalı Halı sahanın bulunduğu mevkide meteoroloji istasyonunun olmadığı yaklaşım sağlamak için gönderilen ... ve Meydan meteoroloji istasyon kayıtlarına göre de hasar tarihinde rüzgar hızının Kloza göre ve meteoroloji mühendisi bilirkişi raporuna göre de; dosya kapsamındaki belgelerden rüzgarın fırtına kapsamında değerlendirilebilecek hıza ulaşmadığı, bu nedenle zararın poliçe kapsamında olmadığı yönünde kanaat bildirilmiş; mahkeme de rapordaki bu görüşe itibar ederek davalı sigortacının zarardan sorumluluğu olmadığı yönünde karar vermiştir.
Taraflar arasındaki Kobi Paket Sigorta Poliçesi ile davalı sigortacının teminat altına aldığı rizikolar incelendiğinde, fırtına rizikosu için ek teminat verildiği,poliçenin klozlar başlığı altında fırtına klozunun düzenlendiği görülmektedir. Bu kloza göre, davacının ek teminat verdiği fırtına rizikosu bakımından Yangın Sigortası Genel Şartları"nda tanımı-şartları-niteliği belirtilen özellikte rüzgar olması gerekmektedir ki, davalı sigortacının verdiği ek teminat gereği sorumluluğu doğabilsin.
Yangın Sigortası Genel Şartları içinde düzenlenen fırtına klozu başlıklı maddede "Yağmur, kar, dolu ile beraber olsun olmasın münhasıran fırtına (10 metre yükseklikte hızı, saniyede 17.1 metre “7 bofor”dan fazla esen rüzgarlardır)" denilmek suretiyle hangi hızdaki rüzgarın fırtına sayılacağı düzenlenmiştir. Dava konusu olayın gerçekleştiği 07/01/2013 tarihindeki rüzgar hızına ilişkin olarak, Mereoroloji Mühendisi raporunda, rüzgar hızının "5-6 bofor" olarak ölçüldüğü belirtilmiş, ancak; ölçüm yapılan istasyonun ölçtüğü değerlerin istasyon binasının bulunduğu konum itibariyle düz bir alanda kurulu olup, zarar gören sigortalı işyerinin ise; açık alanda ölçüm yapılan istasyondan daha yüksekte, etrafında rüzgarı engelleyici bir şeyin olmadığı da göz önüne alınırsa rüzgar değerinin daha şiddetli olması kuvvetle muhtemel olduğu belirtilmiştir.
Bu durumda mahkemece, aynı bilirkişiden ek rapor alınarak; rüzgar hızının etkisinin sigortalı halı sahanın bulunduğu bölgede olay tarihi itibariyle en fazla ne kadar olabileceğinin belirlenmesi ve buna göre teminat kapsamında olup olamayacağının değerlendirilmesinin istenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 16.4.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.