17. Hukuk Dairesi 2015/9300 E. , 2018/4127 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıya ait aracın davacı şirket nezdinde trafik sigortalı olduğunu, davalı aracının karıştığı kazada karşı araçta yolcu olarak bulunan ..."ın öldüğünü, ölenin yakınları tarafında yapılan başvuru üzerine toplam 16.769,87 TL. destekten yoksun kalma tazminatı ödediklerini, davalı aracının ruhsatında yazanın üzerindeki sayıda yolcu taşıdığını ve bu nedenle davalıya rücu haklarının bulunduğunu, ödenen bedelin rücuen tahsili için başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini belirterek haksız itirazın iptalini ve takibin devamını talep etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu kazada davalının kusuru olmadığını, yolun bakımından sorumlu idare ile görüşe engel olan yabani otlar nedeniyle kaza mahallindeki bahçe sahibinin kusurlu olduğunu, ayrıca karşı araç sürücüsünün de kazada kusurlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davalının takibe itirazının kısmen iptaline ve takibin 16.769,87 TL. asıl alacak ile 276,70 TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.046,57 TL. üzerinden devamına, asıl alacağa % 9 yasal faiz işletilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik sigortacısı olan davacının dava dışı 3. kişiye ödediği bedelin, kendi sigortalısı olan davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlattığı ... takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı ... şirketi vekili, itirazın iptali şeklinde açtığı rücuen tazminat davasında, davalının poliçe düzenlenmesi sırasında mevcut ve araç ruhsatında belirli olan sayının üzerinde yolcu taşıması nedeniyle, davalı sigortalılarına rücu haklarının doğduğundan bahisle talepte bulunmuş olup; iddiasının özü ve dayandığı rücu sebebinin istiap haddinin aşılması olduğu görülmektedir.
Davacı sigortacının ödeme yapmasına sebep olan kaza ile davacının ödeme tarihi ve dava tarihi itibariyle yürürlükte olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4 kısmında, sigortacının sigortalısı işletene rücu hakkı düzenlenmiş, rücu edilebilecek haller sınırlı olarak sayılmıştır. Adı geçen kısmın (e) bendinde "Tazminatı gerektiren olay, yolcu taşımaya ruhsatlı olmayan araçlarda yolcu taşınması veya yetkili makamlarca tespit edilmiş olan istiap haddinden fazla yolcu veya yük taşınması yüzünden meydana gelmiş ise" hükmü getirilmiş olup, sigortacının istiap haddinin aşılması nedeniyle işletene rücu edebilmesi, kazanın münhasıran (salt) istiap haddinin aşılmasından kaynaklanmış olması şartına bağlanmıştır.
Somut olayda; davacının rücuen tazminat isteminin dayanağı olan trafik kazasının meydana gelmesindeki kusur oranlarının belirlenmesi bakımından alınan, 30.06.2014 tarihli makine mühendisi bilirkişinin raporunda, kazanın meydana gelmesinde davalının % 90 oranında ve karşı araç sürücüsünün % 10 oranında kusurlu olduğu yönünde görüş bildirilmiş, davalıya ait araçta istiap haddinin üzerindeki sayıda yolcu taşınması da davalıya kusur atfına etken sebep olarak sayılmış; ancak, istiap haddi aşımının kazada münhasıran etkili olup olmadığı ve başka etkenlerin kazada rol oynayıp oynamadığı konusunda bir değerlendirme yapılmamış; mahkemece, bu rapordaki kusur oranları esas alınmak suretiyle, davacının davalıya rücu hakkı olduğu kabul edilerek hüküm tesis edilmiştir. Mahkemenin araştırma ve değerlendirmesi eksiktir.
Bu durumda mahkemece; davacı sigortacının rücu hakkının doğması için, kazanın münhasıran istiap haddinin aşılması nedeniyle meydana gelip gelmediğinin saptanması gerekliliği göz önünde bulundurularak; dosya kapsamındaki tüm iddia ve savunmalar ile deliller göz önünde bulundurulmak suretiyle, davalı sigortalının kaza esnasında istiap haddini aşar şekilde yolcu taşıyıp taşımadığı (taşınan yolcu sayısı-
yolcuların yaş ve ağırlıkları- araç istiap haddi vs. gözetilip), anılan tarzda bir taşıma varsa istiap haddi aşımının kazanın meydana gelmesinde münhasıran etkili olup olmadığı konularında, İTÜ veya Karayoları Genel Müdürlüğü fen heyetinden seçilecek uzman bilirkişi heyetinden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 16/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.