1. Hukuk Dairesi 2015/18606 E. , 2018/14011 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, adına kayıtlı 837 parsel sayılı taşınmazın 2 dönümünün satışı için 55.000,00.TL karşılığında davalı ile anlaştıklarını ancak yaşlılığından ve okur yazar olmamasından yararlanılarak tüm payının hile ile elinden alındığını ileri sürüp tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalı taşınmazın adına kayıtlı olmadığını bildirip, davanın reddini savunmuştur.
Dahili davalı ..., taşınmazı ..."dan satın aldığını, iyi niyetli olduğunu, davacının samimi olmadığını, taşınmazın bulunduğu bölgede arazinin dönümünün 1.000,00-2.000,00 TL arasında olduğunu, 55.000,00 TL alındığının beyan edilmesinin taşınmazın tamamının satıldığını ve bedelinin alındığını gösterdiğini, dahili davalı ... taşınmazı ..."tan tapu kayıtlarına güvenerek 60.500,00 TL bedelle satın aldığını, taşınmazın metrekaresi 1.000,00 TL etmeyen bir yer olduğunu, kötü niyetinin olmadığını, davacı ile bir alışverişinin olmadığını bildirip, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalıların kötü niyetli ve dava konusu taşınmaz ile ilgili yapılan satış işlemlerinin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiş, davalı ..."ın temyiz isteği 7 günlük süre içinde temyiz harcını ve masrafları yatırmadığı gerekçesiyle reddedilmiş, ek karar davalı ... tarafından temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Davalı ...’ya temyiz harç ve masraflarının tamamlanması hususunda çıkartılan muhtıranın 21.09.2015 tarihinde tebliğ edildiği, ancak davalının temyiz harcını yasal süresi geçtikten sonra 30.09.2015 tarihinde tamamladığı anlaşıldığından, mahkemece 6100 sayılı HMK’nın 434/3 maddesi gereğince kararın temyiz edilmemiş sayılması yönünde karar verilmesi gerekirken dosya temyiz incelemesi yapılmak üzere daireye gönderilmiş ise de niteliği itibariyle temyiz edilmeyen kararların temyiz edilmeleri halinde temyiz istemi hakkında yerel mahkemece bir karar verileceği gibi 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İBK uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceği kuşkusuzdur. Açıklanan nedenlerle, davalı ...’nın temyiz itirazının (6100 sayılı HMK’nın 434/3 maddesi gereğince) REDDİNE.
Diğer davalı ..."ın temyiz itirazlarına gelince;
Dava, 21.02.2013 tarihinde ... aleyhine açılmış, bilhare ... davaya dahil edilmiştir.
Bilindiği üzere, Usül hukukumuzda dahili dava şeklinde bir müessese bulunmamaktadır. Dahili dava yolu ile bir kimseye taraf sıfatı verilmesi mümkün değildir.
Ancak, HMK 124/4 maddesinde "Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir" düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda, davacı payı dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen ..."a 27.12.2012 tarihinde satış suretiyle temlik edilmiş, kısa bir süre sonra 31.12.2012 tarihinde anılan pay ..."a devredilmiştir.
..."ın davadaki durumu HMK"nun 124/4 maddesi kapsamında değerlendirilmiştir.
Öte yandan, yargı harcı, devletin mahkemeler aracılığı ile yaptığı hizmete, ondan yararlananların katkısıdır.
Somut olayda, her ne kadar Harçlar Kanunu"nun 30.maddesi uyarınca yargılama aşamasında işlem yapılmamış ise de, hükümle birlikte harç alınmıştır. Tarafın, hükmü temyiz edebilmesi için hükmedilen harç üzerinden belirlenen temyiz harcını yatırması zorunludur. Davalı ... verilen süre içerisinde noksan temyiz harcını yatırmadığına göre mahkemece ek kararla anılan davalının temyiz isteğinin reddedilmesi doğrudur.
Davalı ..."nin yerinde görülmeyen temyiz itirazının reddi ile 16.10.2015 günlü ek kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı 11.566.16.-TL bakiye onama harcının temyiz eden dahili davalılardan payları oranında alınmasına, 05.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.