1. Hukuk Dairesi 2015/18409 E. , 2018/14002 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESPİT
Taraflar arasında görülen menfi tespit davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, borçlu olmadığının tespit isteğine ilişkindir.
Davacı, davalı ... ile birlikte içinde iki adet dubleks ev, bir yüzme havuzu, bir süs havuzu, bir bekçi evi, tenis kortu ve yürüyüş parkurları olan 889 (Revizyon ile 1262) parsel sayılı taşınmaz üzerinde 1/2 oranında malik olduklarını, taşınmazı 2007 yılına kadar sadece hafta sonları tatil amacıyla kullandığını, davalının 12 ay boyunca bu yerde ikamet ettiğini, kendisi ile alakalı olmayan hayali borç kalemleri üreterek ... İcra Müdürlüğünün 2007/1630 Esas sayılı dosyasındaki takibi kötü niyetle sürdürdüğünü ileri sürerek borçlu olmadığının tespiti ile icra dosyasına yatırdığı paranın alacaklıya ödenmesinin durdurulmasını istemiştir.
Davalı, derdestlik itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, derdestlik itirazı kabul edilerek yeni bir karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı ve davalının 1262 parsel sayılı taşınmazı 60/120"şer paylı olarak 14.06.1994 tarihinde satın aldıkları, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/421 Esas sayılı dosyasında ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verildiği, güncel tapu kaydı uyarınca dava dışı .... Tekstil Sanayi Ltd. Şti."nin taşınmazı 17.02.2012 tarihinde satış yoluyla edinerek malik olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen ve derdest olduğu ileri sürülen davanın gerekçeli kararda esas ve karar numarası bulunmasa da tüm dosya kapsamından, sözü edilen davanın ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/630 Esas ve 2014/311 Karar sayılı davası olduğu anlaşılmış, iş bu dosyanın incelenmesi sonucu, dava tarihinin 21.09.2011, davacının ..., davalının ... olduğu, davanın, davacının davalı aleyhine ortak malik bulundukları yapı ve eklentiler için harcanan giderlerden davalı payına isabet eden 104.956,42-TL "nin tahsili amacıyla ... 2.İcra Müdürlüğünün 2011/4349 Esas sayılı dosyası ile yapmış olduğu takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı davası olduğu, davanın 18.06.2014 tarihinde kabul ve itirazın iptali kararı ile sonuçlandığı ve halen Yargıtayda temyiz aşamasında olduğu görülmüştür.
Bilindiği gibi, bir davanın derdest olduğundan söz edebilmek için, aynı davanın iki kere açılması, birinci davanın görülmekte olması ve birinci dava ile ikinci davanın taraflarının, konusunun (müddeabihlerinin) ve dava sebeplerinin aynı olması gerekir. HMK"nun 114/1-ı maddesinde aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması dava şartları arasında düzenlenmiştir. Derdestlik; dava açılmasının usul hukuku bakımından ortaya çıkardığı sonuçlardan biridir. Aynı konuda, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanarak daha önce bir dava açılmış ve bu dava görülmekte ise, aynı konunun yeni bir dava konusu yapılması mümkün değildir. Çünkü; aynı konuda iki dava açılmasında davacının korunmaya layık bir menfaati yoktur. Daha önce HUMK"nun 187/4. maddesinde bir ilk itiraz olarak nitelenen bu husus HMK"nun 114/1-ı hükmü ile dava şartı haline getirilmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"na ilişkin hükümler İcra İflas Kanunu hükümleri ile çelişmediği hallerde takip hukukunda da uygulanır.
Somut olaya gelince, her ne kadar derdest olduğu ileri sürülen iki davanın tarafları ve sebepleri aynı görünse de, dava konularının aynı olduğunu söyleyebilme imkanı yoktur. Şöyle ki, eldeki davada talep konusu ... İcra Müdürlüğünün 2007/1630 Esas sayılı dosyasındaki takip ve içerdiği alacak kalemleri olmasına rağmen, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/630 Esas ve 2014/311 Karar sayılı dosyasında dava konusu farklı bir icra takibi ve farklı alacak kalemleri içeren ... 2.İcra Müdürlüğünün 2011/4349 Esas sayılı takibidir.
Hal böyle olunca, eldeki 2011/1328 Esas sayılı dava dosyasında dava şartlarından olan derdestlik koşullarının gerçekleşmediği gözetilerek işin esasının incelenmesi, toplanan ve toplanacak delillerin birlikte değerlendirilmesi, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
Davacının yerinde görülen temyiz itirazının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.