17. Hukuk Dairesi 2015/6756 E. , 2018/4101 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
DAVALILAR :1-Birlik Sigorta A.Ş.
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davalı ...Ş vekilince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 03.04.2018 Salı günü davacılar ve davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalılara sigortalı araçların kazasında müvekkillerinin desteğinin öldüğünü açıklayıp fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 2.000,00 TL maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini artırmıştır.
Davalı ...Ş. vekili, müvekkili nezdinde kaza tarihini kapsayan sigorta poliçesi bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... Sigorta A.Ş. vekili, müvekkil tarafından sigortalanan araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, kendilerine yüklenecek herhangi bir sorumluluk bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre davacının defin talebi yönünden davasının feragat nedeniyle reddine, davacı ... 43.040,78-TL, davacı ... için 7.480,56-TL, davacı ... Üce için 6.978,67-TL olmak üzere toplam 57.500,00-TL"nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı ... (...) Sigorta A.Ş. vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Tavzih veya tashih yoluyla hüküm değiştirilemeyeceği gibi, hakim bu yollarla hükümde unutmuş olduğu talepler hakkında karar verip bunu hükme ekleyemez ve hükmü değiştirecek şekilde çıkarma da yapamaz. Mahkemece bir davanın esası hakkında nihai karar verilmekle işten çekilmiş olunur ve artık bu karar Yargıtay"ca bozulmadıkça dosya yeniden ele alınıp önceki hükmün değiştirilmesi şeklinde yeniden bir karar verilmesi söz konusu edilemez.
Somut olayda; mahkemece, 20.11.2014 tarihli celsede hüküm verilip dosyadan el çekildikten sonra, 15/01/2015 tarihinde dosya talep üzerine yeniden ele alınmış ve hüküm kısmında yer alan “..davalıdan...” ibaresi çıkarılarak “... davalılardan müştereken ve müteselsilen..." ibaresine yer verilmiştir.
Tavzih veya tashih yoluyla hüküm değiştirilip yeni bir hüküm verilemeyeceği gibi, hükümde unutulmuş olan talepler hakkında karar verilip hükme ekleme veya hükmü değiştirecek şekilde çıkarma da yapılamayacağından, mahkemenin 15/01/2015 tarihli tashih kararının kaldırılarak usul ve yasaya aykırı kararın bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de;
a-)Davalı ... Sigorta A.Ş. yönünden yapılan temyiz incelemesinde;
Murisin kusurunun davacılara yansıtılamayacağına ilişkin HGK"nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 esas-411 karar, HGK"nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 esas 2012/92 karar,HGK.nun 16.1.2013 gün ve 2013/17-1491 Esas 2013/74 Karar sayılı ilamlarının davalı ... Sigorta A.Ş. yönünden davaya konu olaya uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Anılan ilamlarda davalı ... şirketinin sorumluluğuna karar verilebilmesi için desteğin davalıya sigortalı aracın sürücüsü veya yolcusu olması gereklidir.
Somut olayda; davacıların desteğinin sürücüsü olduğu davalı ...Ş."ye sigortalı araç ile, karşı araç olan ... Sigorta A.Ş."ye trafik sigortalı aracın kazasında desteğin tam kusurlu olduğu, karşı aracın sigortacısı olan ... Sigorta A.Ş."ye sigortalı aracın sürücüsünün kusursuz olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece davalı ... Sigorta A.Ş.
yönünden de, davacıların 3. kişi olup desteğin kusurunun yansıtılamayacağı kabul edilmiştir. Desteğin kusurunun yansıtılamayacağına ilişkin olan hal, desteğin içinde bulunduğu aracın trafik sigortacısı aleyhine karşı ileri sürülecek talepler için geçerli olup, davalı ... Sigorta A.Ş., sigortalısının kusuru oranında tazminattan sorumludur.
Mahkemece, desteğin tam kusurlu olduğu ve davalı ... Sigorta A.Ş."ye sigortalı aracın sürücüsü olmadığı gözetilerek davalı ... Sigorta A.Ş. aleyhine açılan davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
b-)Davalı ...Ş. yönünden yapılan temyiz incelemesinde;
Somut olayda, davacılar tarafından aynı olay sebebi ile davalı ...Ş. aleyhine dava açılmış ve açılan davanın reddine karar verilmiş, karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. Daha sonra davacılar vekilince, destekten yoksun kalma tazminatı talebi ile iş bu tazminat davası açılmış olup mahkemece talebin kabulüne karar karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın kesin hükmü düzenleyen 303. maddesinde (1086 sayılı HUMK 237. md ) “(1) Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir. “ hükmüne yer verilmiştir.
Bu hükme göre kesin hükmün söz konusu olabilmesi için daha önce açılarak hükme bağlanmış ve kesinleşmiş olan davanın tarafları, dava sebebi ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davanın talep sonucunun aynı olduğu ikinci bir dava açılması gerekir.
Daha önce açılan davada davanın tarafı, dava sebepleri ve talep sonucu aynı olup kesin hüküm sebebi ile davalı ...Ş. aleyhine açılan davanın davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Bozma ilamının neden ve şekline göre davacılar vekilinin ve davalıların sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda 1, 1/a, 1/b nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. vekilinin ve davalı ... Sigorta A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekili ve davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, duruşmada vekille temsil olunmayan davacılar ve davalılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalılara geri verilmesine 12.4.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.