14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/18121 Karar No: 2017/2235 Karar Tarihi: 23.03.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/18121 Esas 2017/2235 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/18121 E. , 2017/2235 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.11.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 01.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davacı ile yüklenici arasında yapılan düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; karar tarihinde yürürlükte olan 4077 sayılı Kanunun 23/2. maddesinde; Tüketici mahkemeleri nezdinde tüketicilerin, tüketici örgütleri ve Bakanlıkça açılacak davaların her türlü resim ve harçtan muaf olduğu düzenlenmiştir. 2013 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin, "üçüncü kısmına göre ücret" başlıklı 12/1. maddesinde Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.” hükmünü amirdir. Somut olayda; davacı, davasını 15.000,00 TL üzerinden açmış ve davasını ıslah da etmemiştir. Mahkemece, dava değeri olarak gösterilen 15.000 TL üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, bilirkişi tarafından belirlenen değer üzerinden davacı aleyhine fazla vekalet ücretine hükmedilmesi doğru bulunmamış, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.03.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.