Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/777
Karar No: 2018/1406
Karar Tarihi: 26.02.2018

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/777 Esas 2018/1406 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2018/777 E.  ,  2018/1406 K.

    "İçtihat Metni"



    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Dava, 09.09.2011 tarihinde meydana gelen trafik iş kazası sonucu vefatı üzerine hak sahiplerine bağlanan peşin sermaye değerli gelir ve yapılan tedavi masrafı nedeniyle uğranılan Kurum zararının rücuan ödetilmesi istemine ilişkin olup, Mahkemece, davalının %75 kusur karşılığı esas alınmak suretiyle hüküm kurulmuştur.
    Yasa Koyucu tarafından, 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, 13.02.2011 tarih 6111 sayılı Yasanın 59. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı esası getirilmiştir.
    6111 sayılı Kanunun, yayımı tarihinde yürürlüğe giren Geçici 1. maddesi ile de, bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri, yine Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı belirtilmiştir.
    2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85/1 maddesine göre “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” 91. maddesine göre de, “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”
    Tedavi giderleri kapsamında, sigorta şirketinin, Güvence Hesabının, sürücünün ve işletenin, zorunlu olarak sigorta teminatına bağlanması nedeniyle yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile sona erdirilmiş bulunmaktadır.
    Bu haktan, sigorta sözleşmesinin tarafı olan işleten ile sürücülerinde yararlanması gerekmekte olup, poliçe limiti kapsamında kalan tedavi giderleri nedeniyle sorumlulukları sona erecektir. Sigorta sözleşmesinin sağladığı teminattan yararlanmayanların bu haktan da yararlanamayacakları açıktır. Ancak, zorunlu sigorta teminat tutarlarını aşan tedavi giderlerinin, zarara sebep olan veya hukuken sorumlu olanlar tarafından karşılanacağı, bu kişiler yönünden poliçe limitini aşan kısım yönünden sorumluğun devam edeceği de kabul edilmelidir.
    Hal böyle olunca, anılan yasal değişikliğin, borca konu kaza ve dava tarihinden sonra yürürlüğe girdiği ve tedavi giderleri tutarının kaza tarihindeki poliçe limitini aşmadığı gözetildiğinde; Mahkemece, tedavi giderleri yönünden davalıların sorumluluklarının bulunmadığından davanın reddi yönünde karar verilmesi gerekirken Mahkemece tedavi giderleri yönünden de davalıları sorumlu tutmak suretiyle hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
    S O N U Ç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının tamamen silinerek, yerine;
    “Davanın kısmen kabulü ile,
    23.940,65 TL PSD.nin onay tarihinden yasal faizi ile birlikte (sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa ödenmesine,
    Tedavi giderleri yönünden davanın reddine,
    Kısmen kabul oranına göre alınması gereken 1.635,14 TL karar ve ilam harcının davalılardan (sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
    Toplam 1.055,60 TL yargılama giderinin kabul oranına göre 703,73 TL. sinin davalılardan (sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmının davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
    Kabul edilen miktar üzerinden tarifeye göre belirlenen 2.872,88 TL vekalet ücretinin davalılardan (sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
    Reddedilen miktar üzerinden tarifeye göre belirlenen 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile kendisini vekil ile temsil ettiren davalılara verilmesine," kısmının hüküm fıkrasına eklenmesine ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 26.02.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi