Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3510
Karar No: 2016/8162
Karar Tarihi: 30.11.2016

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma hakkında iki kez - hakkında bir kez - çocuğun nitelikli cinsel istismarı hakkında iki kez - hakkında bir kez - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/3510 Esas 2016/8162 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, çocuğu hürriyetinden yoksun bırakma ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından mahkûm edilmiştir. Dava temyize götürülmüş ve Yargıtay, çocukların suçu zorla gerçekleştirdiklerine dair yeterli delil olmadığı gerekçesiyle suça sürüklenen çocuklar ile sanıkların diğer suçlardan beraatine karar vermiştir. Ancak, çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunda mağdurenin 15 yaşından büyük olması nedeniyle cezanın verilmesinde hata yapıldığı belirtilmiş ve karar bozulmuştur. Ayrıca, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un 20/2. maddesi gereğince Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın davaya katılmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 103/2, 31/3 ve 109/1-3-f-5, 31/3. maddeleri
- Türk Ceza Kanunu'nun 104. maddesi ve 73/1. maddesi
- Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un 20/2. maddesi
- Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 237/2 ve 321. maddeleri.
14. Ceza Dairesi         2016/3510 E.  ,  2016/8162 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (... hakkında iki kez, ... hakkında bir kez), çocuğun nitelikli cinsel istismarı (... hakkında iki kez, ... hakkında bir kez)
    HÜKÜM : Atılı suçlardan (birer kez) mahkûmiyet

    İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilip kısmen re"sen de temyize tabi hükümlerin sanık ve suça sürüklenen çocuk müdafileri, O Yer Cumhuriyet Savcısı ile müşteki Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi ve sanık müdafiince incelemenin duruşmalı yapılmasının talep edilmesi üzerine, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle, 23.11.2016 Çarşamba saat 13:30"a duruşma günü tayin olunarak sanık müdafiine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
    Belli günde Hakimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından... hazır olduğu halde oturum açıldı.
    Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekaletnameye dayanarak sanık ... adına gelen Av. ... huzura alınarak duruşmaya başlandı.
    Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık ... hakkında DURUŞMALI inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
    Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
    Sanık müdafii temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün BOZULMASINI istedi.
    Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
    Son sözü sorulan sanık müdafii savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşmanın 07.12.2016 Çarşamba günü saat 13:30"a bırakılmasına oybirliğiyle karar verildi.
    Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenerek gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
    6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi gereğince Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının her aşamada ilgili kamu davalarına katılmasının kabul edildiği ve bakanlık vekilinin de mahkemece verilen hükmü temyiz ederek açıkça katılma iradesini ortaya koyduğu anlaşılmakla, 6284 sayılı Kanunun 20/2. maddesi de nazara alınıp 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının davaya katılmasına, bakanlık vekilinin de katılan vekili olarak kabul edilmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Olayın meydana çıkış biçimi, müracaatın yapılış zamanı, savunmalar ile tüm dosya kapsamına göre, sanıklar ile suça sürüklenen çocuğun, mağdureye yönelik eylemlerini zora dayalı gerçekleştirdiklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, mağdure hakkında Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunca düzenlenen 30.05.2012 tarihli raporda "mağduru bulunduğu olayın hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabileceği ve olaya ruhsal yönden muktedir bulunduğunun” belirtilmesi de nazara alındığında, suça sürüklenen çocuğun, mağdurenin onbeş yaşından küçük olduğu 2008 yılı Aralık ayının ilk haftasındaki eylemine ilişkin olarak TCK"nın 103/2, 31/3 ve 109/1-3-f-5, 31/3. maddeleri uyarınca mahkumiyetine karar verilmesi, suça sürüklenen çocuk ile sanık haklarında mağdurenin onbeş-onsekiz yaş grubunda bulunduğu 2009 yılı Şubat ayındaki çocuğun cinsel istismarı suçundan açılan kamu davalarına konu eylemlerin ise TCK"nın 104. maddesinde düzenlenen reşit olmayanla cinsel ilişki suçunu oluşturup aynı Kanunun 73/1. maddesinde öngörülen 6 aylık şikâyet süresinin geçtiğinin anlaşılması karşısında, bu suçlara ilişkin kamu davalarının şikâyet yokluğu nedeniyle düşmesine ve aynı Kanunun 26/2. maddesi kapsamında mağdurenin hukuken geçerli rızasına istinaden sanık ile suça sürüklenen çocukla birlikte kalması halinin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturmayacağı gözetilerek bu suçtan beraatlerine karar verilmesi yerine yazılı şekilde hükümler kurulması,
    Kabul ve uygulamaya göre de;
    Sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan hüküm kurulurken, mağdurenin suç tarihi itibariyle onbeş yaşından büyük olması ve fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğinin gelişmiş bulunması nedeniyle verilen cezada TCK"nın 103/4. maddesinin uygulanmasının mümkün bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı, sanık ve suça sürüklenen çocuk müdafileri, O Yer Cumhuriyet Savcısı ile katılan bakanlık vekilinin temyiz itirazları ile sanık müdafiin duruşmalı inceleme sırasındaki sözlü savunması bu itibarla yerinde görüldüğünden, kısmen re"sen de temyize tabi hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. 30.11.2016 tarihinde verilen işbu karar 07.12.2016 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından .... hazır olduğu halde sanık müdafiin gıyabında tefhim olundu.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi