3. Hukuk Dairesi 2014/2978 E. , 2014/5531 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : HARRAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/06/2012
NUMARASI : 2011/182-2012/134
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 2005 yılında iptal edilen tarımsal sulama aboneliğine 27/04/2011 tarihinde kaçak elektrik tahakkuku yapıldığını, sulama tesisinin 1999 tarihinden beri çalışmadığını, ihtiyacın baraj suyundan karşılandığını, 22/08/2005 tarihinde elektriğin kesildiğini, aboneliğin iptal olduğunu, davacının sayacı evine götürdüğünü, davalı kurum personelinin sayacı istediğini, 44.204.10 TL borç tahakkuk edildiğini belirterek, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1086 sayılı HUMK."nun 295/1.maddesinde, mahkeme ilamlariyle katibiadillerce re"sen tanzim olunan senetlerin sahteliği ve salahiyattar memurların salahiyetleri dahilinde usulüne tevfikan tanzim veya tasdik ettikleri vesikaların hilafı ispat olununcaya kadar delili kati teşkil edeceği açıklanmıştır.
6100 sayılı HMK 204/2.maddesinde ise, yetkili memurların görevleri içinde usulüne uygun olarak düzenledikleri belgelerin, aksi ispatlanıncaya kadar kesin delil sayılacağı açıklanmıştır.
Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13/a maddesinde; sayaca müdahale edilmesinin kaçak kullanım olduğu düzenlenmiştir.
Dosyada yeralan 22/08/2005 tarihli ceryan kesme ve mühürleme tutanağında aboneliğin iptali için elektriğin kesildiği, 22/04/2011 tarihli Ölçüler ve Ayar Şube Müdürlüğünün raporunda sayaç üzerinde mühür fekkinin olduğu, sayaca kayıt yapmamaya yönelik müdahale edildiği belirtilmiştir.
27/04/2011 tarihli kaçak tespit tutanağında ise; numaratör takımının ve diskin müdahale ile ezildiği, sayacın çalışmadığı, iç mekanizmanın çamurla doldurulduğu tespit edilmiştir.
Mahkemece; hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda ise; 2005 yılından sonra elektrik kullanılmadığı, kaçak kullanımın olmadığı, kaçak elektrik tutanağının dayanaksız olduğu, davacının talebinin yerinde olduğu belirtilmiştir.
Somut olayda; davalı elemanlarınca yapılan kontroller sırasında, davacının sayaca müdahale ederek kaçak elektrik kullandığı saptanarak kaçak elektrik tutanağı düzenlenmiştir . Kaçak tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir. Davacı taraf, tutanağın aksini ispat edememiştir. Tutanak içeriği ile davacının kaçak elektrik kullandığı kesin bir biçimde saptandığından, davacının kaçak elektrik kullanılmadığı yönündeki beyanına itibar edilemez.
Mahkemece; öncelikle dosyanın önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, bilirkişi heyetinden davalının davacı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin, tutanağın düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre hesaplanması konusunda denetime elverişli rapor alınması, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.